Afgan, Irak, Suriye, Arap, Acem, Farisi…
Din kardeşi diyoruz boynuzlu yılan başı
Sanki Türkler öldü de aha bunlar varisi
Biri kel… Biri fodul… Biri kör… Biri şaşı
Sabır…! Sabır, velakin çatladı sabır taşı
Baharda yazda dört mevsimde var
Hem kış olur içi hem güneş doğar
Karanlık, karanlık zindanı boğar
Uçan kuşlardaki kanattır şair
*
Bedendir, ruhtur, şivedir, dildir
Dolansam Sivas’ı Muş’u Maraş’ı
Piyangodan bilet alsam yılbaşı
Herkesin başına talihin kuşu
Benim de başıma saksağan konar
26.5.2021 Yaylaköy/Saroz
Peygamberim kimdir, hangisi dinim
Şehadet etmeyin istemem, sizden
Tanrı biliyordur, bundan eminim
Şehadet etmeyin istemem, sizden
*
Sen elleme doktor… Varsın kanasın
Yaranın merhemi; yâr, sen değilsin
Bırak kimler kınıyorsa kınasın
Buna neşter vuran bir sen değilsin
SENDEN SONRA
*
Ne dost kaldı ne arkadaş
Terk ettiler yavaş yavaş
Kurumadı gözümde yaş
Sele döndü senden sonra
Ömrümüzün son çeyreği
Geçti gitti, gene bir gün
Herhalde ki yaş gereği
Ay bir saat, sene bir gün
Kulak sağır görmez dide
Bırakalım bitsin artık son bulsun
Duman gibi başımdasın yıllardır
Senin olmadığın bir şeyim olsun
Adım adım peşimdesin yıllardır
Gölgem gibi düşüp geldin arkama
Masaya diziyorum mezeyi şişeleri
Ve sensiz yaşadığım bitmeyen geceleri
Hayalinle doldurup boşalan kadehleri
Yâr senin şerefine…! Kaldırıp içiyorum
*
Yarışa gidiyorum biri bir yudum alsa
Ceza verip defter dürüp
Yazdık diye leke sürüp
Hele hele, bunu görüp
Gizleyenler şerefsizdir
Görmeden hiç talanları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!