Biliyorsun Abbas! Sen biliyorsun
Başın sıkışınca kardeş diyorsun
Sırtımı dönersem hançerliyorsun
Öyle değil Abbas… İş öyle değil
Türk’e kin kusarken coniye yağ çek
Yüreğimde tipi var… Hayallerim sağanak
Sanki ıssız dağlarda bir kışa tutulmuşum
Hasretin açık deniz umutlarım sığınak
O efsunlu gözlerde bakışa tutulmuşum
Bir gün neyzen elinde ağlayan dertli ney’im
Açıkça söylemek-yazmak, farz oldu
Kim ne derse desin, bu bir kin değil
Çarşaf moda oldu, türban tarz oldu
Haşa bu din; Kuran’daki din değil
Dert yanmayı sızlanmayı bırakın
En karanlık gece sabaha yakın
Aç kalırım diye üzülme sakın
Din satarak geçinirsin vallahi
Eğer mala mülke edersen meyil
Bir türlü anlatamam, benim içimde bugün
Süvarisi mahmuzlu sanki yaban bir at var
Her şey aynı görünür aynı biçimde bugün
... Yüreğim kıpır kıpır, sanki dersin kanat var
... Ve pasta börek gibi ağzımda başka tat var
*
Düğün dernek kurulsun damat çeksin halayı
Siz de geri kalmayın kız oğlan emmi dayı
Biz çok evlenen gördük hele bitsin balayı
Kaşlar nasıl çatılır nasıl bükülür boyun
O zaman belli olur ak koyun kara koyun
Ne zaman seni anıp biraz eskiye dalsam
Bitmeyecek sandığım günler gelir aklıma
Yatağıma uzanıp derin bir nefes alsam
Sözlerine kandığım günler gelir aklıma
Gönlümün yıllar yılı hep kanayan yarası
Üzülmeyin hiç! Sakın
Dert yanmayı bırakın
Buna ne derler bakın;
Yangına su sağlamak
Lütfen dönüp bir bakın geçen yirmi seneye
Boynumuza tasmayı takanları görün bir
Vallahi kobay olduk yapılan her deneye
Nedir bunun sebebi, kafanızı yorun bir
*
Mercedes’e binerler kira senin kesende
Emmioğlu yaş altmış üç ben buyum
Bundan sonra yarısından bana ne
Hadi söyle nasıl değişsin huyum
Ben böyleyim gerisinden bana ne
*
Emmi oğlu, hem yaşlısı hem genci




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!