Anam, babam, atam gibi
Burda doğdum, buralıyım
Ben bu ülkenin sahibi
Burda doğdum, buralıyım
Dinsin gözümdeki yaşlar
Dağda bir ceylan gezer
Gezişi bağrım ezer
Ol muhannetin yüzü
Güneşe, aya benzer
Ceylan dağları aşar
Penceremde baharı müjdeleyen minik kuş
Senin şu lisanını,ah bir bilsem ne olur?
Çiçek çiçek kanadın, tüylerin nakış nakış
Şöyle daha yakına, ah bir gelsen ne olur?
Neden böyle ürkeksin neden böyle kararsız
Maviydi yıllar önce,
Berraktı aydınlıktı,
Bu gök kubbe, bu deniz.
Kime sorduysam,
Suçlu'zaman' dedi,
Biz masum birer bedeniz.
İnsanın içini burkan o şarkılar vardı ya hani
Bizi yalnızlığımızdan çekip çıkaran
Alışamadığımız yalnızlıklara atan
Yeni sevgililerin yüzüne eski sevgililerin yüzünü giydiren
O şarkılara ne oldu?
.................................
Ağladık bunca zaman
Gülüyoruz yeniden
Bu defa hem de yaman
Geliyoruz yeniden
Bu can bu serde ise
Bilseler bir babanın gözlerindeki hıncın alfabesini
Al bu tabancayı ve vur evlatlarını diyemezlerdi
Dedirtmedi zaten; bir kurşun menzilindeki evlatlarına
Kıymak geçmedi aklının ucundan, geçmeyecekti de.
İyi dayandık yalnız yolculukların tozuna, dumanına
Hey Gökyüzü;
“Seni çizmek istiyorum resim defterime
Maviyi tutturamıyorum bir türlü”
Uçup gidiyorsun pastel boyalarımdan
Her Pazar gibi
Gene geç uyandım
12 sularında.
Çok şükür, sular akıyordu.
Yüzümü yıkadım
Ellerimi kullanmadan.
Barış, sevgi ve dostluk,
Arif Nihat Asya'da.
İşte tek yürek olduk.
Arif Nihat Asya'da.
Gözlerde ışıltı var.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!