Engin Demirci Şiirleri - Şair Engin Demirci

Engin Demirci

Mahur hicazın esrarında Şair’in Kabri olan şiirlerin öyküsü…

Uzun denemelerim olmadı tam olarak neyi aradığımı bilmesemde aşırmıştım duaları uyuyan yanlarına. Sürgülü bir kalple nöbet bekleyen sevgiyi dışarı çıkartıyordu dualarım. Soğuk terlememe değiyordu doğrusu onu sevmem. Gözlerini açtığında geceye dua dua sızarak geçirdiğim makamda anlamıştım onu. Kimin gönül evinden geldiğini de kiminle himmette ne konuştuğumu da hatırlamıyordum. Çakırkeyiflikten birkaç beden yorgun bedenin ruhu lüks evinde dua odalarında yığılıvermişti sonunda. Hiç birşeyin hatırlanmadığı uyandığı konuştuğu akşam değildi. Dün gecekilerden farklıydı panik halinde odadan çıkan sevgili kanıtlayıvermişti sadakati. Tuhaf bakışı hala koridorlarında.

Kaleme alınmayı bekleyen duygulardasın dualarda. Sınırlarımı aşan bir ruhun yerleşmesinde. Uyarlanıyor yansıyan öykün bürünmüş etime kemiğime. Tırmanıyorsun secdemin merkezine oturuyor kahraman duaların. Örümcek ağı gibi örüyorsun hücrelerimi. Bir formül buluyor tuttuğunu söyleyen sevgin. Söylediklerimede öfkelenmiyor yaptığımın sıradan insanların olağan dışı görünende başka birşeydin.

Devamını Oku
Engin Demirci

Receb-i Şerîf gibi yüzünü dön bana
olamaz mı? olabilir…
benim de söyleyeceklerim var!
Çünkü Cennette fethedilecek yerler seni bekliyor! ...
İçimizdeki çocuğu hiç öldürmeyelim...
sustum...

Devamını Oku
Engin Demirci

Siyah'ın soluğu – Engin Demirci

Pirim Aşkın kardeşine merhamet dedi mirım.
Sevginin bu denli sıradanlaşmasına itiraz ediyor.
Kendi deyişiyle dualaştıkça kalbe dönüş için bir çağrıda bulunuyor.
Acıyı duyarak sevgiliye gözyaşı dökerek merhamet duygumuzu açığa çıkartarak merhametin önderinin yazdıklarını okumamız gerekirmiş.

Devamını Oku
Engin Demirci

Ben sadece sesli düşünüyorum, “yazarak” aradığımda yolculuğum.

Dünya zifiri karanlık bir yer, çünkü en yalansız, en ihtişamlı
Benzersiz birbiri üstüne binmiş, o eşsiz yalnızlık hükmediyor insanların ufuklarında
İç içe yoğrulmuşlarda adı kalıyor sadece bedenlerde çırılçıplak
Sarmal bir biçim kazanmış medet umuşlarla duasız dilin anlatısı.

Devamını Oku
Engin Demirci

Şeytan bunun neresinde? .. Karakalem şiir’ler..Engin Demirci..www.beyazrenkler.org

----------------------------------------

Mutlu olmaktan tereddüf ediyor insan
Öfkeler ötesine geçince dua’ların

Devamını Oku
Engin Demirci

Ateş kuşu...

Kendi olana gidenlerdir hep yeniden öğrenecek olanlar. Bir tek sözcük eksik bir şeyi tamamlar, böyle bir kara sevdaysa y/ara'mı tamamlar şems vakti sen seçersin. Kendine tahammül ettikçe ınsan kalabiliyor insan. Aşk hükmetmez, terbiye eder buyur pir mevlana. Onlar hep onlar, kişi sevdiği ile beraberdir, derler ki. Sevenler sevdiklerini de beraberce götürürler hep olmak için. Sevilmeyen sevemezse ibadetten memnun olmaz. Olmuş dediğin takdiri ilahidir, fısıltılara karışan dualar. H/iç okumayan insanlar sevgisizliğe mahkum, sevgiye uzak sanarak süslerler suretleri. Hep biliriz çırpınıp dursak da akşam olunca ufukta her hikaye. Tüm kelamlara çok yakındık, birçok şeyi sakladığının farkındadır gecenin çobanları. Herkes yapamazmış hayata başıboş olma haliyle hiçbir şeye karşı değilmiş gibi. Anlamıyorum seni diyen birine biz de mutluyduk cümlesinin yerine her yer bembeyazdı teheccüd vakti. Tek tek korkuyorduk harflerden, birbirimiz için bir şey değildik. Ne çok korkuyorduk sakladıklarımızdan daha neler olduğunu bilmeden. Böyle değilim ben de, beni, o böyle yaptı seher vakti, o kimdi diye sormayın bende göremedim. Aşık haline getirdi beni, o bir kıvılcım çaktı iki büklüm halimi gösteren aynaya daldım. Kimin gözleriydi niyazda bulunmuştu. Düşünen, seven ve inanan parlak bir ışıkta düğümlü esrarı görmeğe imkan yoktu. Muhtaç olan ruhum hatalardan temizlensin diye edepten nasibim öptüğüm şey. Her şey bir adım daha ileriye gitme hevesine dayanıyordu.


Sırrı Bismihû...

Devamını Oku
Engin Demirci

Şems gibi...

Şefkatine inandığım, ah bu gönül arzu eder seni. Uzun uzun ağlayacağım içime sızanlarla. Belki de, ne izim kalır bir de sevişme vakti. Sil baştan başlar takıntılı yılların, bastan ayağa dur gitme dersin kanayışlarınla. Soluk soluğa kalır sus(a) malarınla sorular sormak için. Görüp göreceğin nedir? Hepsi yanında hiç kalır, engin bir gönül sığınak olduysa. Soyu tükenmiş bir samimiyetle tek sözünün hasatını yapmak için unutuyorum seni. Her şeyi öğrendim çoktan diyenler dökülüp saçılıyor uykularında. Susuşlar kalıyorsa geride, neden suskunsun uzanan yanına. Yalnızlıkları asmışsın göğsüne, tutuşumla bir boşluk bin özlemin nefesim tükenene dek. Süzülüp açılıyorsun, sanki hep gelirdim açık pencerenden usul usul varmak için nefesine rüzgarla. Bütün yıldızlara adını ekleyeceğim. Akşam safası, yaseminler açarken ama kimsesizlik bize artık yeter de artar bile. Gül kuruları serpilmiş odandaki mutluluk anlatsın yollarını. Susuşlar boylu boyunca, bir fısıltı gibi başlayan duygularında. Damarlarında uyuyan şu dünya yerine, gece yarısı süzülüyor suskunluğum kalbine. Sekip duruyor uykun yatağında, yarımdım dur gitme pencerem buğulanmasın yine diyen sesin sağır duygularına. Anlaşabiliriz öyleyse, haklı olan kim bu dünya kargaşasında. Öylece serptim heybemdeki harfleri şems vaktine, ellerim titrerken nefesim tükenene dek. Titreyen bir ışıkta birazdan git diyebilirim yüreğime.


Aşk-ı meşrep..

Devamını Oku
Engin Demirci

Hissemize paylaşmak düştü...


Saygıyı peşinen hak ettiği için mi? Söz etmiyoruz sevgiden. Benim de sorular sorduğum dönem oldu kabir ehline. O dönem, kendime benime ihtiyacımdan doğdu aslında. Meselayı keşfetmeye başladığımda, gördüklerime yansımalarını anlamak için okudum yalnızlığı. Sonra bir gün, bedenime saygı duymayı öğrendim hasta ziyaretlerinde. Belki, buradan çıktı yurtlarda kimsesizlik içinde bir ilgiye mahkum olan engüzel kitap çocukların şeyi olduğumda. Bence, eninde sonunda bir sebepten esarette olup, sarılacağı birini bekleyen mahkumun çaresizliğinde. Ama, bazen de elinde baston bedenleri çökmüş evliyanın bile ayağına gittiği huzurevlerinde, bilmediğinize değilde kendinizin yabancısı olduğunuza yaklaşma çabasından ne çok kaçtığınızı anlamanın sırrı hala ince bir çizgi. Ben de haller kitaplığının sayfalarını karıştırdıkça, kendime yaklaşmaya çalıştım. Beni bulmak için biraz dolambaçlı, zor, garipçe yollarda çalıştım. Fakat, biraz da olmak için eyleme geçirmem gereken o kadar çok kelime birikmiş ki heybeme. Bunu biliyorken, ne savunmaya ne de giyinmeye gerek vardı. Bir tavır öyle böyle değil üryan kalmak için, çok katı sınırları var suretperestlerde. Her yara alışım iyileştirirdi kendi içinden çıkarmaya çalıştığım koşullarda olduğumuzda, aslında ne olduğumuzu merak ettim. Belkı, sizi mesafelendirir oysa ben mesafelenmek değil, yaklaşmak, sokulmak,hissetmek istedim kendime.


Devamını Oku
Engin Demirci

O eski garip çoban'dı! ..Karakalem Şiir'ler... Engin Demirci - www.beyazrenkler.org/

----------------------------------------

bu sözde bağlamıştın beni
peçesini kaldırdın harfleri

Devamını Oku
Engin Demirci

Nar-ı Tavaf -Beyaz Şairler Kahvehanesi > Garip Çoban Sıradışı > Aşkın Renk'leri -www.beyazrenkler.org

--------------------

Ah nasılda yabancıyız bir birimize
Karanlığın sol elinde tehlikeli oyunlarda sevgi donmuş akılda

Devamını Oku