Merhaba kadın bunca zaman gecmiş belki üstünden sana yazamadığım hatta yazıp sildiğim binlerce satır var şu küçücük yüreğimde. Binlerce gözyaşı damlası döktüğüm şu izmarit yüklü bi kül tablası ve binlerce düşünce.
Senden ne zaman nefret edecek olsam yapamıyorum bir kez sevdik ya hani diyemiyorum ardından bir kötü söz dahi neden diye soranlara ise cevap bile vermekten kaçıyorum. Sahi ne değişti ne değiştirdi seni bu kadar ben doğallıktan yanaydım bilirsin.
Hep benim küçücük yüreğimdeki kocaman sevgim yetmedi mi sana yetmedi dimi. Kızardım ya sana o gözlerinin altına cektiğin o boyaya giyecek olarak baktığın o kısacık elbiselere sende alışmıstın ya bu durumuma sende kızardın ya hani gördüğünde birini o şekil sevgilisinin yanında ne değişti be sahi kaç zaman geçti neler değişti. Naptın yeni sevgilin mi artık nişanlın mı nasıl aran mutlumusun benle mutlu olduğundan daha cok geziyormusunuz her yeri özür dilerim be ne cesaret dimi bendeki.. Diceksin ki sen niye gezdiremedin beni, haklısın napıcaksın işte bir işçinin maaşınla anca bu kadar olur işte bide evin derdi küçük biladerin masrafı derken bu kadar olur du işte en fazla haftada bir alın terinle bu kadar olur işte olmadı ki hiç babamız küçük yaşta kaybettim bilirsin ya hani yiyemedik hiç rahmetlinin parasını nur içinde yatsın.
Biliyorum içimde hep bir boşluk kalacak.
Kendi başıma kalınca hep bir boşluk dolacak içimde. Anılar aklıma gelince o boşlukların dolmayacağı gelecek aklıma.. Seni düşünürken sensizlik çıkacak karşıma, denizi düşünürken fırtına çıkacak karşıma.
Ve ben sadece hayallerde yaşayacağım sayılır. Beynimin bi köşesinde etrafa tekme tokat dalma hisleri olacak sadece, hatta güzel bir şeyler olmayacak, iyi hisler mutluluklar imkansızlıklarla kaplı olacak.
Son olmasa bile, bu defa sadece içimden gelenleri söylemek istiyorum, kısa olacak. Yüreğimdeki sevgi kadar, içimde bir boşluk bırakanlara ithafen;
Siktir edin söz yazmayı felan,
siz önce çaldıklarınızın altına imza atmayı öğrenin.
Bi insanı tanımadan karar vermeyin.
Önce tanıyıp sonra ne olduğuna karar vermek sizin en doğal hakkınızdır. Ama önce tanıyın.
Önce sevdiği takımı.
Sonra kişiliğini,konuşmasını size yaklaşım tarzını.
Tek tek ölçüp tanıyın,kazanan siz olacaksınız.
Köşe başı yazarlarıyız biz, kimse bilmez yazılarımızı.
Sokak sokak dert dinler.
Yudum yudum ağlarız.
Kimsenin sizi sevmesine gerek yok aslında. Siz herkesi sevin sevgi tek başına yapılabilen bir eylem olduğu için, ek gereksinime gerek olmaz diye düşünüyorum. Mesela bir kişiyi sevebiliyor musunuz, o sevmeden? Karşılık gelmeden buna sevgi denilebiliyor mu? Cevap evet ise; Demektir ki sevgi için karşılık gerekmez. İlla bir sevgili sevmeniz de gerekmiyor. Sevgi evrenseldir. Annenizi sevin, babanızı, hatta arkadaşınızı, bu kişi kardeşiniz de neden olmasın? Hatta özel günler olması gerekmiyor. Mesela sabah işe giderken yada okulunuza giderken yolda gördüğünüz çöpçü abiye günaydın deyip onu sevindirebilirsiniz. Annenize yada babanıza ne bilim yada çok sevdiğiniz bi dostunuza sürpriz hediye alıp onu sevindirebilirsiniz. Sevip, sevindirin onları, ufak tefek hediyeler alın onlara, değerli hissettirin. Hayatın
emin olun çok güzel yönleri var. Mesela bir gün kız kardeşiniz yerine siz kalkıp bulaşık yıkayın? Anneniz ya da büyük ablanız yerine siz kahvaltı hazırlayın, çayı siz demleyin. Dışardan alınacak erzakları abinize babanıza taşıttıracağınıza kendiniz gidip alın hatta taşıyın. Halıları yıkarken annenize yardım edin, bunu yaparken eğlenin hep. Beraber bi faaliyette onlara surat asmayın daima neşeli görünün. Bir yük olarak görmesinler her şeyi çevrenizdekiler, bunaltan çok şey paylaşılınca bazen ortaya hiç beklenmedik güzellikte bir mutluluk doğurabiliyor. Varsa evdeki başka birinin odasını siz toplayın, onlara ufak tefek hediyeler alın demiştim, mesela çok pahalı olmasına da gerek yok. Bi sabah ablanızın odasına geçip onun başı ucuna bi not bırakabilirsiniz. Mesele şöyle bişe yazabilirsiniz.’’ İyiki varsın ablaların en güzeli yazabilirsini emin olun ki çok mutlu olacaktır.’’ Siz paylaşmayı sevgiyle pekiştirdiğiniz zaman, zaten bütün dünya değer kazanacaktır gözünüzde. Çevrenizdeki insanlara mesela güzel ve özel hissettirin, beraber film izleyin, bişeyler aldığınız zaman kendi zevkiniz için bunu onlarla da paylaşın. Ve hiç bir zaman umutsuz olmaya gerek yok, çünkü çok şükür kendimize bakacak durumdayız çoğumuz. Aileniz uzaktadır belki ama var olmaları bile yetiyor bence, bunlarla yetinmek en doğrusu. Çünkü sitem eden insan yavaş yavaş dünyadan bir beklenti içinde olmamaya başlar ve iyice ne yaptığını bilmeyen biri haline gelir.
Kötü olanda ne biliyormusun?
Kalbinde ben varken nasıl başka birini sevebiliyorsun?
Bak inanıyorum sende aşık oldun. Sende sevdin ama aşk acınızı bi kenara bırakıp diğer acılarınızı ön plana çıkarttın. Değmeyen insanlar için acı çekmek salaklıktır. Sevse gidermiydi? Sevse bırakırmıydı bunu böyle düşünün. Yaşanmışlıklar dinlediğiniz her şarkının nakaratında aklınıza gelecektir elbet. Canınız sıkılacaktır bunu bende yaşadım ve iyi biliyorum.
Biliyorum çünkü yaşadım.
Yaşamadan bişey anlatılmaz değil mi?
Ve aşk acısnı unutturacak acılarım var benim kimseye anlatmadığım.
Dört duvar arasında volta atılan günler,özlemini senelerce bi kaç fotoğrafla gideren insanlar tanıdım.
Dertlerini dinledim.
Merhaba kadın bunca zaman gecmiş belki üstünden sana yazamadığım hatta yazıp sildiğim binlerce satır var şu küçücük yüreğimde. Binlerce gözyaşı damlası döktüğüm şu izmarit yüklü bi kül tablası ve binlerce düşünce.. Senden ne zaman nefret edecek olsam yapamıyorum bir kez sevdik ya hani diyemiyorum ardından bir kötü söz dahi neden diye soranlara ise cevap bile vermekten kaçıyorum. Sahi ne değişti ne değiştirdi seni bu kadar ben doğallıktan yanaydım bilirsin…Hep benim küçücük yüreğimdeki kocaman sevgim yetmedi mi sana yetmedi dimi. Kızardım ya sana o gözlerinin altına cektiğin o boyaya giyecek olarak baktığın o kısacık elbiselere sende alışmıstın ya bu durumuma sende kızardın ya hani gördüğünde birini o şekil sevgilisinin yanında ne değişti be sahi kaç zaman geçti neler değişti. Naptın yeni sevgilin mi artık nişanlın mı nasıl aran mutlumusun benle mutlu olduğundan daha cok geziyormusunuz her yeri özür dilerim be ne cesaret dimi bendeki.. Diceksin ki sen niye gezdiremedin beni, haklısın napıcaksın işte bir işçinin maaşınla anca bu kadar olur işte bide evin derdi küçük biladerin masrafı derken bu kadar olur du işte en fazla haftada bir alın terinle bu kadar olur işte olmadıkii hiç babamız küçük yaşta kaybettim bilirsin ya hani yiyemedik hiç rahmetlinin parasını nur içinde yatsın.. haftalığımla aldığım o elbiseyi de beğenmemiştin hiç dimi oysa ne hevesle seçip paket yaptırmıstım bilemezsin ki.. cok konustum dimi cok sey dedim gurursuz oluyosun işte böyle sevdin mi yıllar gecsede unutamıyosun sevdin mi gercekten birini, sen beni coktan unuttun dimi ne dicektim neler dedim.
Bak ne diyeceğim sana.
Hoşçakal..
Mesafe korkunç birşeydir.
Özlüyor mu?
Unutuyor mu?
Düşünüyor mu?
Bilemezsin..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!