Geçmişten kalan bir yap boz
Eksik kalmış, sanki hayat yoz...
Parçaları tek tek koyuyorum yerine.
Eksik parça kalmış biraz berimde.
Buldum seni yüreğimde..
Duygu çöplüğünden çıkarttı incilerini.
Saydı teker teker,
Gösterdi herkese.
Güneş batarken o terasta,
Ben o narsist şairin doğuşunu seyrettim.
Ilık eylül akşamında güvertedeyim.
Beyaz bir martı kondu,
Dayandığım direğe.
Senin gibi masum, temiz.
Aman sakın kaçırmayın,
Yürekler birleşmeden, ayrılmak abes mi
Gönlüme attığın ateş, senin için heves mi
Yüzüme bakmadan, hissettiğin nefes mi
Nefesimi kestin ölüyorum sevgilim.
Arzuhalciye gittim dileğimi söyledim
Senden bir yara edindim göğsümde
Bazen sevgi kanar, bazen gözyaşı
Ebediyen anamam başkasına,
Senin adına aşk koydum sevgili.
Hayat ne seni kolladı ne de beni
Aksak yağmurlu bulutlu bir günüm
Çözülmemiş dizelerde sıkı düğümüm
Dünya olmuş mapushane, ızdırapla düğünüm
Ah!! boşansam yağmurumdan
Ağlayan bir çocuk kadar özgürüm
Yine gözlerimde yaşlar
Hududuma dayanmış duygular
Herbiri sığındığım kovukta yakalar.
Elimi kolumu bağlayan bir şarkı
Bazen de izlediğim film
Mesafe koyuyorsun
Bilmiyorsun
Kokunu alıyorum
Kahvaltı ettiğimiz yerden
Dondurmacının önünden
Güya yalnız yürüyorsun
Yükseğim şimdi
Hile yapma!
Sen alçaksın dokunamazsın
Oyun muydu hayat...?
Hayat mıydı oyun...?
Gerçeği itiraf mıydı onur...
Bir garip inşaat işçisiyim gönlünde.
Kazıyorum beynimi, kelimeler çıkartıyorum
Cümleler sıralıyorum, aşkımı örüyorum.
Methiyelerden merdiven diziyorum sana doğru.
Gönlünün garip amelesiyim ben...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!