Tüm çıplaklığıyla gördüm,
Ahlaksızlığın ahlaksızlık olmadığını.
Asıl ahlaksızlık...
Ahlaksızlık kalkanını sırtlayarak,
Tabudan yapılmış ağır gürzle,
İp cambazıyım bu hayatta
Endişeleniyorum yalpaladıkça
Koşmaya başladım
Düşeceğim galiba...
Keşke elimde olsan,
imalı yaşamak,
Seçim değil aslında.
Kurgusal hayatımda,
Kendi kendime oynadığım çocuksu oyun.
Kar tanesi gibi,
Yine delik gecenin içindeyim.
Kar geçiren
Yosun kokusu geçiren
Eziyet getiren
Yine delik gecenin içindeyim
Yasakla ey bülbül! Yasakla bana da şakımayı...
Söylenecekleri dil söyledi, kalem yazdı
Kağıt okudu, kalp ritm tuttu.
Yıldız unutmadı baktığımı
Ay hatırladı ağladığımı
Deli rüzgar...
Esiyor tarıyor saçlarımı arkaya,
Eski bir İtalyan filmindeki gangster gibiyim
Replik replik konuşuyorum,
Hayatla inatlaşıyorum
Bu gün kadehimi şerefine kaldıracağım.
Darp edilmiş Hislerim,
Ağaç kovuğu olmuş zavallı kalbim
Saç rengine bürünmüş eğri düzenim
İnsanlık tarihi kadar eski dürtülerim
Saat sabah dört balkondayım,
Kahvem cigaram ve sen varsın yine yanımda.
Bakıyorum tepemdeki kızıl kubbeye,
Yavaşça sıyırıyorsun gecenin eteğini.
Ve gördüm seni, parlıyorsun gökyüzünde
Hislerimi şiirlerle tüketiyorum.
Eski bir evin penceresinden kendime bakıyorum.
Gençlerin fırça darbeleriyle rengarenk boyanmış yeşil duvar,
Bana bir şeyler söylüyor.
Akıtırım gözyaşlarımı, kahrımızın yerine
Saklarım içimde kimse görmesin diye.
Gözlerim kan çalarcasına..,
Yuvalarından fırlarcasına..,
Öyle bir giderim ki, ruhum ayrılır benden
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!