Beni boğuyorlar efendim ruhumu çıkarcasına
Ses çıkartamıyorum,dilime gelmeden yutuyorum.
Bir güzellik sahibi yok ki çile yüklenmiş.
Meğer vicdanın parmakları da törpülenmiş.
Ilham sürüleri geçiyor aklımdan, ben bakıyorum
Kalem düşünceler ortağı, ona ruh üflüyorum.
Zaman inceden gevşetiyor vicdanın zincirlerini.
Siyah çiçeklere de anlattım uzunca diyeceklerimi.
Neyimi kaybettim? Bilmiyorum ama bir şey istiyorum._
Elde kırık fener, hayır hakikatı değil, güzellik arıyorum.
ipekle dokunmuş ruh arıyorum, cennette göremiyorum.
El gırtlakta çekişiyorum geçmişle, ölmüyor, biliyorum.
Hakikatı arıyanı, özünü kovalayanı görmek istiyorum.
Bu iklimde öyle güzellikler yetişmez, evet, onu da biliyorum
Söyleyemiyorum ! insan çorak topraktan yaratılmadı diye.
Hem göze hem gönüle indirilmiş Nur, bana hediye.
Yazılacaklarda çok, ağlanacaklarda, hepsi dizi dizi
Anlıyorum, ince çizgileri, birlikte sildiğimizi.
Zaman resmetti birbirmizi sımsıkı, teker teker.
Zihne işlenmiş uzun uzaydıya uçsuz bilmeceler.
Eli kalem tutan melekler yazıyor işkenceleri.
Demek ki aralayamadım, başta ince perdecikleri.
Çürümez bir kefen örüyorum, kör akıl tezgahında
Ruhun gölgesiz ağacında, ipler tam da boğazda
Et ile kemik arasında mı ? Ruhun ortasından mı ?
Bir kör adem mi geliyor, cihanın öte yakasından mı ?
Bilmiyorum, üşüyorum , buluttan gözyaşı çekiyorum.
Hangi çukura düşeceğimi şafaktan görüyorum.
Geleceğe övgüleri, şimdiye sövgüleri de bilirim.
İrfan ve güzellik ehli insanı da keskin kavşakta yitirdim.
Geçmişe kızıyorum hala, avazım çıktığı kadar Davut’tan bile gür.
Sonra vesveseler derinliklerinden: Acıma, öldür.
Sonra diyorum ki vicdan inandığın şeyden büyük.
Bir ses: Öldürme o Tanrı’yı, yaşat, değil küçük kalbe yük.
Galiba ben öleceğim, bir mum dikeceğim şahadet parmağıma.
Bana şahit olsun bezm-i eleste, sana tefekkür etti diye.
Ey dipdiri merhamet boyun ey, gür saçlı nemesise
Yaşım tam yirmibeş, unutma,yitirme , ağlama, susma yaşı.
Galiba silineceğim belki de civi gibi söküleceğim.
Dediğim gibi, anlamadan en kötüsü anlaşımadan öleceğim.
Bu tam yaşı güzel, vicdanı ve anlayışı darağacına yollamanın.
Ben bu zamanın çocuğu değilim, zamanın ruhunu da öldüreceğim.
Janus’un iki yüzünü de oynamak zorundayım, ama ikiside ben değilim.
Zamana karşı kaybediyorum , bu varlığın nedeni ne ? Bilmiyorum.
Elimde kırık fener hakikati değil güzeli arıyorum.
Biliyorum, vicdanın bir yaşamın ak saçlı celladıdır.
Cengiz Kargün
Kayıt Tarihi : 21.4.2022 22:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!