Gözlerim yollarını gözlemekte
Yorgun ve çaresiz beklemekte
Işığa hasret bir âmâ gibi…
Sana hasret gözlerim…
Her doğan yeni bir gün gibi…
Güneş oldun kor oldun yaktın
Neden gerçek sevdalara engel olurlar?
İki kalp birbiri için çarpar uzakta ağlaşırlar
Özledikçe hayallerine sımsıkı sarılırlar
Neden büyük sevdalara inanmazlar?
Ayrı koydukça onlar kavuşur
Ayrılık sokakta gözyaşı dökerken,
Ben seninle mutluluğu yaşayamam.
Kimsesizlik arkamdan el sallarken,
Ben yüzüne dokunup, sana sarılamam.
İhanet içinde büyürken,
Gülemez
Güllü tutmasını bilmeyen
Dikenli yollarda yürüyemez
Kavuşmasını bilmeyen
Sevmeyi,de bilemez
Özlemesini bilmeyen
En yakınım kim diye düşünme,
ben gözlerinde saklıyım.
Mutluluğa gebe gözlerim,
gözlerine bakarken...
En yalnız hissettiğin anda
Sevda yoluna serildi bu kalp
Bin kerede kırılsa parçalansa
Kapıları kapanmaz bu kalp
Birikir doruğunda sevda
Bir gün değer bu ten bir cana
Hoş geldin, hoş geldin gönül tahtımdan içeri can...
İçimdeki kız çocuğunu ve seni seviyorum…
İçimdeki çocuğu bırakıyorum ellerine sevgili...
Maviliklere takılan gözlerimi gökyüzüne,
Yüreğimi yüreğine bırakıyorum.
Elma şekeri diye tutturduğum çocukluğumu arıyorum...
Ve seninle kurduğum hayallerime tutunmak,
HAYALLERİM ACITIYOR
Hayallerimi uyandırmayın
hayallerim acıtıyor
ezik bir yanımı
ağladığıma bakmayın
ağlayamadıklarım daha yolda
Hayat tıpkı, bir ressamın
Remi gibi durur bakınca
Önce bomboş bir kâğıt gibidir
Issız ve anlamsızdır
Boyanın eşsiz renkleriyle
Her bir fırça darbesiyle
Buldu beni yaşlılık
hasta düştüm gelenim yok
derinden deydi yine bir ok
hasretlik her şeyden çok
susadım su uzatanım yok
geçti gitti gençlik
Kalemine yüreğine sağlık...