kekeme oluyorum bende uzun öpüşler sonrası
sonra şu hep cam kırığı mevzusu.
herkeste aynı ya, sessiz oluyorum sonra da
hep aynı diye, kalp öteberisi...
ama işte çingene olmaktan benim anladığım
bir neşe, bir hafiflik,
dış görünümlerin ve tanınmışlığın saklandığı yerde
başka bir giz ve yasalar önünde sezinlerim
başka bir ırmağın boyunda
yol alarak balçığın içinde izini bırakacak adını bilmediğim cinsiyetim
izliyorum ve düşlüyorum,
sözler var, uzun
gül ağacım 11 lemiş...
bu gece
dileklenmeye gittiğimde,
gördüm, utandım
habersizliğimden.
yaşama,
elimden kaçacak olana,
sessiz tutkum.
kendi kendinden koparılmış,
hergün,
zaman.
sen, veya senin şeylerin;
boş ve meşgul dünya da,
aptalca duygusallığa ne gerek var.
salaklığın, eziyetin luzümu yok,
özveri dediğin her yerde.
iyi gör, iyi bak, tatlım!
ilk oluşu dudağımın bir yerinde
gözlerin,
gözlerimi kapattığım için
şarkıya devam eden sesimizi duyan
manolyanın
bir iğnenin deliğinden kaçırdığı sözleri,
zamanın birinde
ateşi bulduğumuz,
ondan korktuğumuz gibi
onu severek kullanıp
muhtaçlığımızdan, eziyetimiz gibi.
her birimiz gibi.
sakin, bambaşka bir sabahta
gelip geçen yabancıların arasından
karşılaşıvermişiz, tutuklanmış gibi
darmadağınık...
o an benliksiz ve bedensiziz
beklenti, sıkıntı korkusunu umursamamışız.
çabuk biteceğini bilmenin telaşıyla,
savurganlıkla, harcadık
muhteşem saatleri.
saçlarımız kadar zenginliğiyle dolu
efsanelerimiz vardı,
bilemedik.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!