ne
gözlerim kör
ne
kulağım sağır
ne de
ruhlar aleminde bir gezginim
güneş düşmez daracık bir sokağa
düştü yolum
eğri büğrü taşlı zemin
söylemini akıtırken ayağıma
her boyutum kasvet kesmiş
yolun sonu kurmacasındayken
bir gölge
ayak izimin üstünde duran
canlanıyor birden
ses olup
sarıp sarmalıyor yüreği mi
beynimde ziller çalıyor
gece / hep gece olmuştu
ama arada bir havai fişekte aydınlanıyordu
içindeki gökyüzü
akıyor akıyordu
setlenemez bir şiddetle akıyordu
arada bir
fasıl bu dile düşen buselik makamında
ah etmede o şarkı ufkun birleştiği yerde
' yer gök adım adım / gece gündüz karış karış '
istenç dışı çevrilse de bir tül ile cismin
her şeyi açan bir rüzgarda dökülür rayihayı cismin
bir damlacıkta
koca bir duvar yıkılır ya
bir damlacıktı o da
şıp diye düştü
ama o
dolanarak içimdeki tüm köşeleri / dedi ki
bir adımdır doğum
bir adımdır yaşamak ve ölmek
her şey
ama her şey
sevilmek....
çalışmak...
siyah beyaz arası dolanan gölgeler
yayılmaya durmuş bir sarı
yer yer yıpranmış kenarları
bir fotoğraf çıkarttı bininci kez belki / Oltacı Ali
titrerken sesi / gözlerinde hüznün ıslaklığı vardı
görmemle sarsıldım / kaydım ardından
uyurken kıyısında bir rüyanın
gözlerin teğet geçtiği bir evrende
bir bulut dökmese de yağmurunu
sabah uyandığımda
bir yağmur damlacığı
aşarak tüm engelleri
vantuzları her yerimde göz göz
çıldırmış bir ahtopot fırtına
tutup vurmak için yere
kanatlarıma yapışıyor habire
iniltiler akıyor kanatlarımdan yüreğime
yırtarak tutsaklıklarını fırlayınca nice resim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!