Cem Büyükkaya Şiirleri - Şair Cem Büyükkaya

0

TAKİPÇİ

Cem Büyükkaya

Dinle ey sevgili...Duy,sana olan aşkımı...Dinle ey sevgili,yalanlardan geriye kalanlardır sana aşkımın şahidi...O güzel yürek, o içimde kıvranan aşk sana duyduğum işte… Sabahı bulmayan gece gibi,sana olan sevdam… Hani uzadıkça uzayan, saatlerin işkence haline döndüğü, yalnızlığın acıların kâbus gibi üzerine çöktüğü o karanlık geceler… Her kuytuda biraz daha kaybolduğum, her anında anıp seni her şeye rağmen gülümseyebildiğim o karanlık saatler… Sabahı bulmayan gece gibi sana sevdam… Hani o hüzünlerimle boğulduğum karanlık saatler… Gün gelip ay ışığının bile söndüğü, yıldızların bir bir döküldüğü, yüzümün çekildiği o anlamsız geceler…

Oysa ben hiç yitirmedim sabaha umudumu… İmkânsızlığını bile bile sevdim seni uzaktan öylece… Hep denedim seni unutmayı, senden kurtulmayı belki de binlerce kere… Hep kaçtım senden, hep uzaklaştım… Yakınında olmamak için, gözlerimi senden uzak, bakışlarımı senden uzak tutabilmek için kaçtım işte olabildiğince… Ama yapamadım işte… Kaçamadım senden… Seni unutamadım… Unutamasam da sustum… Günden güne yok olsam da sustum… Dayanamasam da acılarıma sustum… İmkânsız olduğunu bile bile sevdim seni ama hep sustum… Bir kez olsun şahit olmadın ağladığıma… Bir kez olsun şahit olmadın bakışlarıma… Bir kez olsun duymadın sensiz gecelere alışkanlığımı… Sustum işte kanasam da durmaksızın sustum… Sustum çünkü susmalıydım…Sustum çünkü fersahlar mesafesinde uzaktın bana…

Dinle ey sevgili! Bil senin için bir yüreğin delicesine çarptığını… Bil aciz bir bedenin yalnız seninle nefes aldığını… Bil varlığına can gibi alıştığımı… Ve yalnızca seninle var olduğumu… Sensiz günlerimde kahrolduğumu ya da… Sensiz anlamsız oluşumu… Amaçsız, serseri bir kurşun gibiyim yokluğunda… Rüzgârın oradan oraya savurduğu bir kuru yaprak misali savruluyorum olmayışlarında… Ne aldığım nefes, ne yaşadığım an… Hiç birinin bir anlamı yok sensizliğimde… Ama her şeye rağmen susmaya devam edeceğim büyük bir sabırla… Dedim ya yalnızca bil istedim senin için bir yüreğin daha çarptığını… Hep o kendimi avuttuğum şey için sabırla bekleyeceğim işte… Hep bir gün dedim kendime… Belki bir gün diye yaşattım kendimi… Bu umutla gülümsedim… Bu umutla yaşattım içimdeki sevgiyi… Bir olsun unutmak istemedim seni… Söküp alamadım aşkını yüreğimden işte… Hem bundan sonra da hep orada duracak öylece… Belki büyüyecek günden güne… Belki gün gelecek sığmayacak içime… Belki acıtacak seni sevmek canımı… Belki benden çok şeyleri alıp götürecek. Ama ne sen ne de bir başkası adını silemeyecek yüreğimden… Sevdanı kimseler kirletemeyecek işte…

Devamını Oku
Cem Büyükkaya

Bana sensizliği yaşatma sevgili… Sensizlik zor, sensizlik ölümden beter. Yüreğimde alabildiğine sen doluyken daha. Odalar dolusu hatıra kol geziyorken evimin dört bir yanında. Bana sensizliği yaşatma sevgili. Öyle sessiz ki bu ev sensiz. Öyle sahipsiz, kimsesiz. Pis bir yalnızlık akıyor sanki duvarlarından. Hüzün damlıyor avuçlarıma. Korkuyorum sevgili. Bu duvarlara hapsolmaktan. Bu duvarların altında kalmaktan sonra. Hele bir tanesi var ki daha bir üzerime çöküyor sanki. Kafamı kaldırıp bakmaya dahi korkuyorum. Hani üzerinde resmin asılı olan duvar. Bakamıyorum, baktıkça içimde tarifsiz bir acı büyüyor işte. Baktıkça boğazımda düğümleniyor nedensiz suskunluğum. Umarsız ruhum çekip gidiyor sanki parmak uçlarımdan yırtıla yırtıla. Düşündükçe düşüyorum karanlık bir pişmanlığın içerisine. Düşündükçe daha bir dayanılmaz oluyor sebepsizliğim. Ne çareler derman buluyor yokluğuna, ne faydalar kâr ediyor o an. Sığamıyorum hiçbir yere. Bana sensizliği yaşatma sevgili… Sensizlik zor, sensizlik ölümden beter. Yüreğimde alabildiğine sen doluyken daha. Odalar dolusu hatıra kol geziyorken evimin dört bir yanında. Bana sensizliği yaşatma sevgili. Ayakta durmaya dermanım yok. Ardı ardına boşalan şişelerde şifa bulmuyor hiçbir yaram. Geri getirmiyor hiçbir şeyi, hiçbir şey. Ne yapsam faydasız. Saatler bir bir tükeniyor. Beynime işliyor duvardaki saatin çelik sesi. Tik tak… Tik tak… Her saniyesinde bir ümit daha kayboluyor göklerimden. Gözlerim kan kusuyor adeta çanak çanak. Gözyaşlarıma karışıyor kan revan yalın bir anlamsızlık. Oluk oluk can kaybediyorum yokluğunun her anında. Her an biraz daha uzaklaşıyorum yaşamak sevdasından. Git gide batıyorum dibe. Saplanıp kalıyorum. Korkuyorum uzun sürmez bu direniş. Korkuyorum bir anlık gaflette çeker alır beni bu sapkın düşünce. İnatla tutunmaya çalıştıkça sana. Yokluğun tokat gibi vuruyor yüzüme. Düşündükçe düşüyorum karanlık bir farkındalığın can yakan ateşine. Düşündükçe daha bir dayanılmaz oluyor sebepsizliğim. Ne çareler derman buluyor yokluğuna, ne faydalar kâr ediyor, o an. Sığamıyorum hiçbir yere.

Devamını Oku
Cem Büyükkaya

Tutulsam sana, kapılsam rüzgârına… Hani bütün korkularımı bir yana bırakıp, çıksam karşına… Seviyorum desem, sevmeyi diliyorum desem ya da… Bunca acı, bunca yalan, bunca feryat, figan boşaymış meğer… Meğer ben yıllar yılı seni ararken heder etmişim yüreğimi… Meğer onca uzak yolları aşıp da geldiğim senmişsin desem… İnanır mısın?

Durdursam bütün saatleri ve dondurabilsem zamanı çok geç olmadan… Dönüşü olmayan, tekrarı olmayan anların adını koymadan daha çıkıp gelsem sana… Her şeyi ortada bırakıp olduğu gibi… Hani en yalansız halinde varlığımın, en samimi sözlerimde seni resmetsem sana, bütün içtenliğimle seni anlatsam mısralarımda bendeki halinle… Yüreğimde kocaman bir yer açsam sana, hiç dokunulmamış yanlarında… El sürülmemiş, kirletilmemiş düşlerimi sana çalsam, sana uzatsam sevdamı avuçlarımda… Dokunabilirmisin uzanıp da yüreğime ellerinle… Hissedebilir misin dile gelmemiş sözlerimi, saklı kalmış bütün haykırışlarımı duyabilir misin içimde… Sana dokunmaya korkan bakışlarımdan anlayabilir misin, ardında büyüttüğüm seni…

Alıp tutabilir misin sana tutsak benliğimi yüreğinde… Kaybolsam derinliğinde bulabilir misin beni? Saklayabilir misin kaçak bakışlarını gözlerimden… Saklanabilir misin sana ait hissedişlerimden…

Devamını Oku
Cem Büyükkaya

İnanmak,karşılıksız,beklentisiz,umarsız da olsa inanmak...Çaresizliğe düştüğünde bile umudunu bir an bile yitirmeden sonuna kadar inanmak...O inancı gözlerinden uzaklaştırmadan ve düşürmeden yüzünü yere...Her şeye bedel sayıp yüreğindeki sevdayı.Hiç vazgeçmeden,inandığın uğrunda neleri kaybettiğini umursamadan...Güzel günlere inanmak...

İnanmak,sorgusuz hesaplaşmaların ortasında bile sonuna dek...Bütün varlığınla bütün hücrelerinle inanmak yokluğunda bile...Sonsuz bir inatla,sonsuz bir itikatla...Yörüngesinde geçen yıllara aldırmaksızın gönül...Düştüğü yollara bakmaksızın,avuntusuz gecelere sarmak onun hayalini bile bile...Onsuz kimsesiz,onsuz hiç bir şeysiz olduğunu anladığın da...Her şeye bedel sayıp içinde büyüttüğün sevdanı...Bir olsun vazgeçmeksizin,uğrunda nelerden vazgeçtiğini bir an bile düşünmeden...Onun uğrunda yaptığın her şeyi hak ettiğine inanmak...

Beklentisiz,karşılıksız...İnanmak...Yalnızlığına mahkum saatlerde can çekişiyorken bile...Hep geleceğine dair umutlarını ekmek yeniden yüreğinin derinliklerine...Ve büyütmek vazgeçmeksizin içindeki adam gibi sevdayı,o bilmese bile...Gün gelip gözyaşlarınla sulasan da içindeki biçare sevdayı...Susmak ve yalnızca inanmak bütün sitemlerden uzak...

Devamını Oku
Cem Büyükkaya

Umudun üşüyor ellerimde...Ve düşüyor gözlerimden bir bir hatıraların...Kırık kalbimin orta yerinde dünden kalma bir yangın...İçimden bir çığlık kopuyor,sana sitem dolu yalvarışlarımla birlikte...Korkuyorum yar...Senden gitgide uzaklaşıyorum...Korkuyorum yar...Sensizliğe günden güne alışıyor,sonunu kestiremediğim bir kıyamete yaklaşıyorum...Gözlerimde birikmiş hüznüm doluyor avuçlarıma...Düşlerim karışıyor yalnızlığıma...Sensizliğimden kalan onca acı çöküyor varlığıma,saklayamıyorum...

Umutsuzluğumun gölgesinde filizlenen sevdandan, sonra yokluğunun belasında karanlığa karışıp da kendimde kaybolmaktan korkuyorum...Korkuyorum yar...Gitgide saplanıyorum bu kara yazgıya...Geceye dönüyor içimde bütün aydınlıklarım...Bütün çırpınışım nafile,kaçışlarım çaresiz sensizliğe sonsuz bir hızla düşüyorum...Ve üşüyorum yalnızlığımda...Yağmurlarım dinmiyor toprağımda...Bir telaş kendi yağmurumdan kaçıyorum...Bütün çırpınışlarım nafile,kaçışlarım çaresiz...Yağmalanıyorum...Bıçak sırtı sancılarım saplanıyor gönlüme...Dağılıyorum...Tükeniyorum senli günlere umutlarım gibi; tükenmişliğe birikiyorum...Şakaklarımda derin bir sızı gibi saplanıp kalıyor yokluğun...Sessizliğime inat çığlık çığlığa haykırıyorsa da yüreğim...Ben susuyorum...Suskunluğum bile kar etmiyor sensizliğime...Gittiğin günden beri ne varsa payıma düşen acıdan...Ayyuka çıkıyor yüzümde ki çizgiler de,kopuyorum kendi dalımdan...Günden güne soluyorum...

Umudun üşüyor ellerimde...Ve düşüyor gözlerimden bir bir hatıraların...Kırık kalbimin orta yerinde dünden kalma bir yangın...İçimden bir çığlık kopuyor,sana sitem dolu yalvarışlarımla birlikte...Korkuyorum yar...Senden gitgide uzaklaşıyorum...Korkuyorum yar...Sensizliğe günden güne alışıyor,sonunu kestiremediğim bir kıyamete yaklaşıyorum...

Devamını Oku
Cem Büyükkaya

Ben Gecenin Rengi'yim...Issız sokakların bilinmeyen yüzü...Aynalarda asılı kalan gölgeler benim...

Bilirim,kimse tanımaz beni bu köhne şehirde...Ve bilirim adım geçmez dilden dile anlatılan hikayelerde...

Ben Gecenin Rengi'yim...Kuytularında umuduyla beslenen yüreklere gizliden bir dokunuş,sahibine hiç söylenmemiş söz benim...

Devamını Oku
Cem Büyükkaya

A-Ş-K (Sen Aşıksın Arkadaş) Akrostiş Şiir

Ansızın gelen bir rüzgar gibi usulca dokunuyorsa yüzüne
Şarkılar eskisinden daha fazla seni anlatır oluyorsa
Korkuyorsan eğer ürkek gözlerin bakışlarına değecek diye...

Devamını Oku
Cem Büyükkaya

Yalansızlığım gibi yalansız olmalı Aşk...Bağlılığım kadar bağımlı...Ben kadar mert olmalı sevda dediğin...Hiç bir zorluk onu yıpratamamalı...İnanç eksik olmamalı sevmelerde...Umut etmeler,güvenmeler,sonuna kadar arkasında durulmalı bütün sözlerin...Adamlığım kadar adam gibi olmalı Aşk...Tutkunluğum kadar tutkulu...Sen...kadar güzel olmalı bütün yaşananlar içinde...Hiç bir kirli el ona dokunamamalı...Vefa olmalı bir de sevmelerde...Minnet duymalı sevenler içten içe.Karşılıksız sonsuz bir itikatla var olmalı sevda yüreklerinde...Tutunmalı eller kendi çizdikleri dünyanın ufkunda...Umut güneşi doğmalı her sabah üzerlerine...Baharlar geç kalmadan sokulmalı usul usul...Açmalı bütün düş çiçekleri topraklarında...Sevişen kelebekler kadar hür olmalı,ömürleri bir gün dahi olsa sevdaları...


Ben kadar sağlam durmalı Aşk...Sağlam ve toprağına sıkı sıkı tutunan koca bir çınar gibi...Gün gelip yaslanabileceğin,gün gelip saklanabileceğin hani...Yıllara meydan okuyan ve fırtınalara karşı inadına yükselen gökyüzüne...Yokluğunda bile var olmanın savaşında olmalı Aşk...Olmayışına inat büyümeli,kimsesizliğine inat yaşamalı yüreğimde...


Devamını Oku
Cem Büyükkaya

Bilirim kimse bilmez beni bu şehirde
Ve adım geçmez belki anlatılan hikayelerde
Oysa yalnız yürüdüğüm yollar saklar ayak izlerimi bilirim
Ve ay şahittir aslında gözyaşlarıma
Saklar avuçlarında acılarımı sokak araları
Sonra ruhum dağılır gecenin karanlığına...

Devamını Oku
Cem Büyükkaya

Aşk yarım kalmaktır bazen...Bazen onun mutluluğu için uzak kalmaktır...Bir gülümseyişi uğruna ömrünü heba edebilmektir kimi zaman...Aşk bencil olmamaktır...Seninle ya da sensiz mutlu olduğunu bilmekle yetinmektir sonra...Sensiz mutlu olacağına inandığında adam gibi çekip gidebilmektir Aşk...Ardında hiç bir iz bırakmadan,kalp kırmadan...Öyle sessizce,öyle ansızın,belki bir gece yarısı çıkıp gitmektir...Hiç uyandırmadan...Veda bile etmeden...Ayrılıklar zordur bilirim...Veda etmek acıtır içini..Ayakların götürmez seni sevdiğinden bir adım bile öteye...Arkanı dönüp bir andan gidemezsin,her gidişinde bir kez daha döner için sevgiliye...Son kez dersin,son bulmaz bir şekilde...Son kez! Son kez gözlerine bakmak belki,belki son kez sarılmak hem de doyasıya...Son kez! Son bir kez kokusunu içine çekmek istersin...Ayrılıklar zordur bilirim...Veda etmek acıtır yüreğini...Kanayan bir yara tırmalar içini...Ayaklarına görünmez prangalar vurulur...Gidemezsin...

Onun içindir işte...Öyle sessizce,öyle ansızın,belki bir gece yarısı çıkıp gitmektir aslolan Aşk...Hiç uyandırmadan...Veda bile etmeden...Sensiz mutlu olacağına inandığında adam gibi çekip gidebilmektir Aşk...Gitmek! o her şeyden çok sevdiğin sevgiliden,bu şehirden,anılarından çıkıp gitmek...Adam gibi çekip gidebilmektir Aşk...Ardında hiç bir iz bırakmadan,kalp kırmadan...Ardında ne varsa yanında götürmeli adam dediğin...Geride boynu bükük kalmamalı sevdan...Gözünde bir damla dahi yaş olmamalı bir tek an...Öyle hain sebeplere yüklemelisinki belki de gidişini...Nefreti aşkından ziyade olmalı ardından...Değill seni geri getirmek,değil yüzünü görmek adını bile anmak istememeli bu apansız,bu vedasız gidişinin ardından...

Dedim ya; Aşk yarım kalmaktır bazen...Bazen onun mutluluğu için her şeyden vazgeçmek,her şeyden uzak kalmaktır...Onun sevmelere doyamadığın yüreğinden,bakmalara kanamadığın gül yüzünden,tutkulu bakışlarından,sıcacık ellerinden,belki tümden bu şehirden...

Devamını Oku