Ey Zühre yıldızım; tasasız hürden
Çilelerle dolu köle kutsaldır
Ağlamayan gözden, yağmursuz yerden
Bir damla akıtan lüle kutsaldır.
Zevk-sefa içinde yitmekten ise
Duhuluma az kaldı biraz bekle Celâli
Düzelecek gibimi sence milletin hali
Duada kâr etmiyor nasıl olur ahvali
Bildiğin bir şey varsa, de hele de Celâli….Ümit BİLGİN
Halı serdik yollara bekliyoruz beraber
Sen savcı ol, bende suçlu olayım
Al karşına sanık diye sev beni
Gidecek yerim yok sende kalayım
Kara bağrı yanık diye sev beni
Her zaman baharı etsem de talep
Dağlarım hep böyle tipi olacak
Aşk diye boynuma dolanan kelep
Belki de Hallaç’ın ipi olacak.
İhtirasa karşı uzattığım dal
Not: Ankara rüzgarının düzenlemiş olduğu şiir yarışmasında Kasım ayında jüri tarafından ikinciliğe lâyık görülmüştür.
Benim için çek halayı, yap raksı
Artık ben de murad’ erdim Gülendam
Kokun ıtır gibi tenin yapraksı
Bunu önceden de derdim Gülendam
Kırkta bir zekâtı bilirsin farzdır
Şu gözlerin zekâtını bana ver
Böyle birkaç kelâm konuşmak azdır
Şu sözlerin zekâtını bana ver
Bu kız sana avrat olmaz vesselâm
Yaralar gönlünü üzer arkadaş
Sana bu nasihat, sana bu kelâm
Değmesin ömrüne nazar arkadaş
Artık yetim kaldı cinas ile tunç
Sana şiir yazan o şâir öldü.
Kâfiyeler topal, duraklar kulunç
Sana şiir yazan o şâir öldü.
Defnolmadan dök ipini pazara
Uzak düşmüş senin ile aramız
Uğramaz mı bana yolun Aybüke
Kalksam bir gün ziyaretin eylesem
Sarılmaz mı bana kolun Aybüke
Yunus makamında......
Gonca güldüm soldurdular
Onun için perişanım
Bülbülümü kandırdılar
Onun için perişanım
BELKİ DE şiirlerde gizliydi AŞK..
Hasretlik düştü yine bahtıma
seviyorken göz göre göre gitmek gerekti bana
hayallerimi bırakıp geri de uzaktan seyretmeler gerekti
Seni sensiz yaşamak düştü hayatıma
Özlemle anmak sadece hayallerde yaşamak
ışık gibi saçardı tek sesi yeter de artardı seviyorum deyişi içimi ...
kaleminize saglık kutluyorum kesinlikle dereceye girmeye layık bir şiirmiş zaten saygılr...