Gidiyorum özlediğim yalnızlığıma….
Düşen bir yaprak gibi sonbaharıma…
İşlemediğim günahların sevabına…
Gidiyorum rüzgarım kattı beni önüne…
Bir kez daha bakamam gözlerine…
Bilirim susmasam da konuşamam
Sessizliğin gölgesine gidin
Göz yaşlarınızla
Saklanın güneşten
Yaslı umutlarla
Bakıp göremeden
Özlemi
Şiir gibi çocuklar...
Şairliğe özenir
Kelimeler mi zor
Yazılanlar mı
Yaşatılan canlar mı...
Süzme harfler
Suçluyum ben mahkum olmak için
Yağmurları toplarken gözlerin
Şimşekler gürültü ararken gökte
Ve adalet rüzgarın önünde
Güneş kadar suçluyum ben bu gecede...
Vulsat destur çekmezse eşikten atlarken, uğursuz buluşmalar çuvala girer karanlıkta... Gecenin ruhu görünmez olup kendini minare gölgesine çalar da günahtan kan damlar toprağa ve sıçrar oradan da baharda açan her bir yaprağa... Burç falları çaresiz dönence arar içinden, deliye döner falcılar doğan günle gelen yalandan...
Camsız gözlük takan köşeli çengiler at koşturur düz ovada, keklikler güler karga yerine bir onlara bir kendilerine... Maymun iştahlı kargalar da düzgün yürüme öğrenir yalancı yarışmalardan... Gergin davullar helallik ister derisi için, mundar olmasın diye kesilen koyunlardan... Durmadan... Kaşar olunan oyunlardan...
Ben bilirim, okurum, dokurum... Yazarım, çizerim, ezer geçerim... Bir çuval pislik hep durmadan dönerim... Severim hem de çok severim... Kör kütüğüm ya onu da içerim... nasıl ama değil mi içinde çok güzelim? ! . İlham mı geldi ne? Hele ben bi helaya gideyim...
Umuda çevirdim gülü
Kocaman çarkların
Acımasız dişlerinden
Bakmadan
Cürmüme
Batağımda
Babacım...
Hani hatırlıyor musun?
Bir keresinde ben çok üşümüştüm
Ellerim üşümüştü
Gecenin bir yarısında uykunun tam ortasında
Seni çağırmıştım yanıma
Yağmurun ellerini yakıyor güneş...
Emir düzelmeyi bekliyor damla damla...
Yeni bir hayat başlıyor yine sana
En yeni ölümlere gebe bir gelecek geliyor...
Yokluğuna alışmalı yeryüzü...
Tüm kıyılar öldürmeli denizlerini...
Zorlama kaderin sığmaz geceye...
Hayat bu her gece ayrı bir çemberde..
Dolunayın esneyen yüzünde
Yada şamatacı her bir yıldızda
Farkında olduğun kader asıl
Asıl kırılmaz çember..
Zorunlulukların eşiğinde meşgul eder yürek zamanı...
Zaman dönülmez bir yol olur gözyaşlarında...
Gözyaşları volkan patlaması gibidir yüreğin derinliklerinden...
Derin sızılar sarsar ayrılık çemberini...
Çember ateşe döner bir akrebi sararcasına...
Sarılmış sanır yürek kendini çepeçevre ateşle bir akrep gibi..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!