Tökezlendin kaç defa
Yıkılmadın hiçbir zaman
Boyun eğmedin bu uşaklara
Tuttun gariplerin elinden
Korkar oldular
Doğruları söylemenden
Biz kadınlar hür doğduk
Hür yaşayamayız
Utanç ve namusla
Elimiz kolumuz bağlanır
Ömür boyu kurtulamayız
Kader mahkûm etti
Onları sessizliğe
Ne mezarlıktalar
Ne de zaviyede
İkisi de ayrı şehirde
İkisi de sessiz
Avucumdaki yeme kondu güvercinim
Paçamdan çekiştirdi minik kedim
Aldım kucağıma tüylerini sevdim
Mememden bebeğime süt verdim
Sen zevk için öldürmeye ava gittin
Oysa ben onları sevgimle besledim
Bazen tek başına çıkarız yola
Bazen de bir yakınımızla
Candan biri varsa yanımızda
Sözler bitmez yol boyunca
Eğer yalnızsak o yolculukta
İşte o zaman oluruz
Usanıp da kaçtım
Gurur yapıp ayrıldım
Susup eve kapandım
Siz onursuzca dolaşırken
Devleti yağmalarken
Suçlu gibi ben utandım
Dualar, ilaçlar nafile
Hiçbiri fayda vermiyor
Sevdalı deli gönlüme
Ne içilen şarap da tat var
Ne de dost meclislerinde
Ruhum teselli bulur
Masallarla büyüdüm ben
Kah kötü kurtla arkadaş
Kırmızı şapkalı kızdım
Kah yedi cücelerin meleği
Beyaz atlı prensin sevgilisi
Bazen üvey annenin elinde
Arkandan avazım çıktığı kadar bağırmalıydım
Dur! ... Nereye gidiyorsun
Beni böyle yapayalnız bırakıp da
Haykırırcasına ağlamalıydım
Tabutuna kapanıp da
Bunca yıllık arkadaşlığımız vardı
Içimde tarif edilmez bir sancı
Tam dalmışken uykuya
Beynimin içindeki şeytan
Dürtüp kaldırıyor
Bekçi saatını kurar gibi
Her saat başı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!