Bir sorunun yanıtını bulduğumuzu
sandıysak ne zaman,
içimizden biri çözüverdi
duvardaki eski
Çin perdesinin ipini,
ve açılan perde gösterdi bize
1.
Bir vakitler, bizim bilge kişi
yetmişindeydi ve içi geçmişti.
Onun ihtiyacıydı artık çekilmek bir kenara,
ülkesinde iyilik azalmıştı çünkü
ve kötülük başlamıştı artmaya.
Kopan ip, bağlanabilir yeniden
Tutar tutmasına ama
Kopmuştur işte bir kere
Belki karşılaşırız yine, ama orada
Beni terk ettiğin yerde
Meyva vermeyen meyva ağacına
kısır derler.
Toprağı kim inceler?
Çürümüştü derler
kırılan dala.
1.
Yedi kent yatar Troya'nın altında.
Kazıp çıkartmışlar hepsini yeniden.
Londra'nın altında da yedi kent yatar mı?
En dipten çıkanları burada mı satarlar acaba?
Demeyecekler: Ceviz ağacı rüzgarda sallandığı sıralar.
Ama diyecekler: Badanacı işçileri ezdiği sıralar.
Demeyecekler: Çocuk yassı taşı ırmakta kaydırdığı sıralar.
Ama diyecekler: Büyük savaşlar hazırlandığı sıralar.
Demeyecekler: Kadının odaya girdiği sıralar.
Ama diyecekler: Bütün güçlerin işçilere karşı
Ben bir oyun yazarıyım.
Gördüğümü gösteririm.
Nasıl alınıp satıldığını gördüm insan pazarlarında
insanların
Bunu gösteririm, ben, oyun yazarı.
"Yitirilmiş Cennet" adlı oyununda
sömürücülerin ailelerini
parçalanmış gösteriyorsun, ahbap,
ne demek istiyorsun yani?
Sömürücülerin aileleri parçalanmış olabilir.
Southampton sokağı boyunca çöken
sarı sisin içinden
birdenbire lambalı bir meyva arabası çıktı
ve kesekağıtlarını parmaklayan
yaşlı bir pasaklı.
Aradığını birdenbire bulan biri gibi
Almanya tepeden tırnağa silahlanırsa bir kere,
çok büyük belalar gelecek başına,
ve davulcu savaşını başlatacak.
Gene de Almanya'yı sizler savunacaksınız
tanımadığınız o yabancı ülkelerde
savaşacaksınız sizin gibi insanlarla.
'bir gün gelecek zaman bizim olacak, bizim
bütün düşünürlerini okuyacağız bütün çağların
bütün ustaların bütün tablolarını göreceğiz
bütün maskaralara kırılacağız gülmekten
arkadaş olacağız bütün kadınlarla
ve bütün insanlara öğreteceğiz gerçeği, sevgiyi.'
Büyük bir dü ...