Bu çizmeleri bendim sana giy diyen, oğlum,
bu haki gömleği bendim sana giy diyen.
Nerden bilecektim bu kara günleri göreceğimi,
bilseydim, giydirmem, derdim, giydirmem,
asın beni, derdim, daha iyi.
Elini görürdüm hani ben senin, oğlum,
eskiden düşünürdüm: ilerde, çok ilerde
çökünce oturduğum evler
bindiğim gemiler çürüyünce
anarlar benim de adımı
başka adlarla birlikte.
Sırf artan düzensizlik yüzünden
bizim sınıf kavgası kentlerimizde
çoğumuz şu yıllarda karar verdik
daha fazla söz etmemeye
deniz kıyısındaki kentlerden, çatılardaki kardan,
kadınlardan,
İncecik pardesüler içindeki okul arkadaşlarımız
her vakit çok geç gelirlerdi sabah dersine,
çünkü süt ve gazete dağıtırlardı annelerinin yerine.
Öğretmenler
onları bir güzel azarlar
ve işaret korlardı kara kaplı deftere
Sevdiğim
Dedi ki bana,
Sen bana lazımsın
Onun için
Kolluyorum kendimi
Bu gelen savaş ilk değil.
Çok savaş oldu bundan önce.
Bittiği gün en son savaş
bir yanda yenilenler vardı gene,
bir yanda yenenler vardı.
Yenilenlerin yanında
Yıllarca önce
araba kullanmasını öğrenirken
ustam sigara içirtirdi bana.
Ve yoğun trafiğe çıktığımda
ya da keskin dönemeçlere geldiğimde
sönerse cıgaram,
Büyük doktorun kapısını çalana dek
Yedi yıl çektim bu derdi
Sordu: Bu koltuk değnekleri de ne?
Yanıtladım: Tutmuyor bacaklarım.
Bu bir tansık değil dedi
Duyduk ki: Seksen bin işçi
yapmış metroyu, birçoğu günlük işlerinden sonra,
çoğunlukla geceleri sabahlara dek.
O yıl boyunca hep delikanlıların ve kızların güle oynaya
tünellerden çıktıkları görülürmüş
harca batmış ter içindeki iş giysilerini göstererek gururla.
Bir pilottu kardeşim.
Güzel bir günde emri geldi.
Hazır etti çantasını,
güneye doğru koyuldu yola.
Bir fatihti kardeşim.
'bir gün gelecek zaman bizim olacak, bizim
bütün düşünürlerini okuyacağız bütün çağların
bütün ustaların bütün tablolarını göreceğiz
bütün maskaralara kırılacağız gülmekten
arkadaş olacağız bütün kadınlarla
ve bütün insanlara öğreteceğiz gerçeği, sevgiyi.'
Büyük bir dü ...