.
.
.
.
artık olamadığı kadar o’ydu
kucağında ıslanıyorken hayatın
.
.
.
seni göğe iliştirdiler körkütük uykum
başını her kaldırdığında hırpalandı gelişinin inceliği
ve bir uçurtma ağırlığında dağıldın dünyaya
gel desen gelemezdim yar
pişmanlıklar dolu yaşamı
deviremezdim bir kez daha yüreğime
nerde görülmüş dikenin gülü ağlattığı
kan kırmızı yaşları akıttırdığı
biz hep denizin üzerinde yalnız gezen
martılar olacaktık
hesap vermeden yaşayıp
sarhoş olacaktık yosun kokusunda
yakamozları tutmaya çalışıp
kırık dökük kayıklarda
hani sensizliğe uyanmak var ya
işte o anlarda boşaltır içini sabah
benimse
susuşum düşer toprağa
omuzlarımda
.
.
.
ama ben
zamana dokunamam hiç
bakışım sarhoş –dalamam-
Sen beni hatırlama yar
ben seni her hatırladığımda
mucizeleri görüyorum.
Sen’i bende bırakıp gittiğin günden beri
yaşadığımı bilmiyorum.
tenimin efkarıyla birleşen cesaret
umarsızca ihtirası titretirken
yalnızlık ince bir sancıyla
geceden güne doğar
delilik, yağmur yüklü gözlerimin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!