duvarlarında gizi
titrek ışığı gözlerimin
perdelerinde harfler gelişigüzel
resitali kederli hecelerin...
bir dize kalmış, devrik
bilmem hangi akşamdan masada
Hepimiz biliyoruz
bilmezden geliyoruz.
Doğruyu, eğriyi
hepimiz biliyoruz.
Çığlık çığlığa bir trende
hayatın feryatlarına
Söylenilebilecek her şeyi söylemişim.
Yo tabi söylenilebilecek her şey
hiç bitmez aslında ve her zaman
söylenilebilecek bir şey daha vardır mutlaka.
Ama ben söylemişim neredeyse,
belki de bundandır uzun zaman oldu
yıl bitti…
aşk bitti…
ömrümden
yüz yıl gitti…
aşk da ben,
düş de ben…
Bir adam
Yüksekçe bir yerden
Bakıyordu dün gece
Benmişim...
Şıkır, şıkır deniz
Geldi, usulca uzandı
yeni bir şiir
yazılamıyor,
yaşanıyor,
yaşanmışlıklar
üzerine...
yeni bir yağmur
öfkeden arınıyorum
son deminde nöbetlerimin
sarınıyorum kendime
çırılçıplak bir gecenin
teninden dönercesine
kendim olmak
Şu dünyada
İmkansızın imkanlarıdır
Sürdüğüm sefa
Kişi ne ettiğini bilirse
Bu manada
Yoktur cefa, mefa
asırlık bir dost gibi kadim
sığınır ruhum sesine rüzgarın
gücenmem öfkesi kibirden değil
ne yazdan oldu, ne kıştan
ne güzden geçti, ne bahardan
aşk ile delirdi, uslandı bencileyin
Henüz duyulmamışken bir vapur düdüğü
ve hiçbir martı takılmamışken daha peşine
erkenden uyandı bir güzel genç kız
imgeleriyle tarihler evvelinden
babaannesinin düşlerine.
Yüzünü yıkadı, saçlarını ıslattı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!