Kaç kez acı acı çaldı,
kampanalarım,
Ne çığlıklar attım,
yüreğimin puslarında,
Göz gözü görmeyen,
sislerinde haykırdım,
Ben aşağılardan geliyorum çocuk
Geçtiğim yollar hep yokuştu
Dişimle tırnağımla kazıyarak
Sendeleyerek çıktım bu yollardan
Kaç kez yuvarlandım bilmiyorum
O öyle bir Komutandı ki oğul;
Bakışları dosta güven,
Düşmana korku salardı,
Deniz mavisiydi gözleri,
Altın sarısıydı saçları.
Alargada demir atmış gemiler,
Uzaktan denize bakar dururum,
Akşam olunca yanıyor fenerler,
Maziyi anarak bakar dururum.
Yoldan arabalar gelip geçiyor,
Nimet deryasında yüzüyorduk biz
Bir kez olsun kıymetini bildik mi?
Gelince bir musibet başımıza
Hapsolduk biz eve alıştık artık.
Böyle bağırmakla sorun çözülmez
Anne gidiyorum ağlama sakın,
Kahpe düşman gülüp sevinir yoksa.
Bağrına vurup da dövünme sakın,
Kahpe düşman gülüp sevinir yoksa.
Anne gidiyorum ağlama sakın,
Dün İstanbul sokaklarındaydım,
Eski siluetinden hiç eser kalmamış,
Her tarafından Gökdelenler fışkırmış,
Kaybolmuş çoktan o görkemli camileri,
Duyulmuyordu eskisi gibi ezan sesleri,
Soluk almakta güçlük çekiyordu adeta,
Bir ülke düşünün;
Tarlalarında imeceler le
Türkülerle güle oynaya çalışan
Verimli topraklarında üreten
Çocukluğumun geçtiği derelere baktım,
Kıyısındaki ağaçlar nasılda büyümüş,
Bize bırakılan o berraklığı aradım,
Bulamadım o günlerden eser kalmamış.
Yokluk vardı o günlerde doğa bakirdi,
Bunca olaylar oldu
Aldık mı bir kere ders
Görünce hayret edip
Yeter demedik mi pes.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!