Biliyor musun artık gitmiyorum o parka,
Oturmuyorum o banklar da eskisi gibi,
Tesadüfen geçsem sen gelecekmişsin gibi,
Kalbim çarpıyor, ama sen yoksun artık,
Beklemiyorum artık o köşe başında,
Bırak, bana bırak be geleceği,
Ela gözlü selvi boylu sevgilim,
Yürümeye başlayan bebek gibi,
Kendini annesinin kollarına bıraktığı,
Bana güven gerisini merak etme sakın,
Sen beni biliyorsun ya o bana yeter.
Sakın ağrına gitmesin sakın,
Köy çocuğu olduğun için,
Sen değilsin o çizginin ressamı,
O Leonardo da Vinci tablosunu,
Unutma sakın sabah akşam,
Tarhana çorbasıyla karın doyurduğunu,
Neden kalbim bu kadar seni özler,
Ela gözlü, selvi boylu sevgilim,
Cilet gibi keskindi o bakan gözler,
Lale,menekşe,karanfil gibi güzel sevgilim,
Ayrılırken tekrar iyi günler o tatlı sözler,
bir masal oldu sevgilim.
Bir yaz akşamı rıhtımda bekledim seni,
Ay vurmuştu çoktan körfezin serin sularına,
Biteviye vuran dalgaların sesini dinledim,
Göz kırpıyordu sanki yakamozlar bana,
Her vapur gelişinde iskeleye bakıyordum,
Gözlerim mobesa kamarası olmuş sanki,
Gözlerin gözlerimi hapsetmese de,
Be sana zaten vurgun değil miyim,
Ellerin ellerime değmese de,
Rüyalar da ben her an senin leyim.
Unuttum ben artık sevenlerimi,
Sahil deyim bu gün,Kavaklı sahilinde,
Yüzümü hafiften ısıran bir rüzgar,
Oltalar atılmış balık tutuyor insanlar,
Alargada birkaç balıkçı teknesi, kayık,
Havada nasılda dans ediyor martılar,
Lapa lapa yağan kar gibi,
Bir anda artan umutlarım,
Kabuslu gecelerin bitmesini,
Bekliyor bu bahtsız gönlüm.
Benimde hakkım var sanırım,
Dün doya doya baktım sana,
Nedense pek gülmüyordun bana,
Parmaklarımın ucuyla
Saclarıma dokundum.
Gözlerimin altındaki
Halkaları gerdim.
Ah bir gülebilsen be çocuk,
Yüzündeki bu korku bu sitem niye,
Senin gibi nadide bir çiçeğin,
Boynunu bükenler,
Allah’ından bulsun be çocuk.
Teknolojinin tavan yaptığı bu çağımızda,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!