Bu gece yıldızlar başka ay bir başka
Ben bambaşka…
Sahildeki gülüşmeler gelir kulağıma
Senin sesini seçerim içlerinden
Kahkahan boyar kopkoyu gecemi beyaza
aynada bir çift göz gördüm bugün
biraz ıslak
biraz hüzünlü
…………………………
Neydi seni bana yazan, beni de sana?
yazılmak için çok gecikilmiş bir kader değil mi
KaybolMAK istiyorum gecenin zifirinde
Ve hiç bulunmamak
Son kez yıkamak yanaklarımı gözyaşlarımla
Sonra takılıp gitmek bir kuş kanadında
Günlerce uyuMAK istiyorum en yakıcı düşlerde
Sözün gümüş, sükutun altın olduğu yerden geliyorum
Sana kaç kere daha söyleyeceğim ki sevdiğimi?
Gelmiyorsun, konuşmuyorsun, bakmıyorsun gözlerime
Yoruldum, nafile sözleri doldurdum yüreğime tıkabısa
Susuyorum!
Al altınlarını şimdi benden, koy gümüşlerimin yerine
sadece bakma
gör
tas bal kıl hesabı
beyaz neden beyazdır
ışıktan mı
kopkoyu gecelerden
daha koyularına kaçsam
ta ki,
yıldızların ışığı bile
göstermese gölgemi
ayın içine girip saklı kalsam gecelerce
seni gördüm dün bebeğinle
kucağında sıkı sıkı sarmıştın
minicik kelimelerle güldürüyordun
ne de yakışmıştı babalık sana
hayallerim sancıdı
gökkuşağının kayıp rengi cebimden çıktı
arkandan bakarken
anladım ki gizlice koymuşsun
mutlu olayım
hep güleyim diye
oysa benim dudaklarımın kilidi
Kaybolmuşlarda gezinirken sarıyı buldular
Önce Mecnun sonra Leyla,
Ayrılık rüzgarlarında savrulurlarken
Meşeler sarı yapraklarını döktü,
Kasımpatılar açtı, çöller sarardı.
Maviden sarıya döndü hüzün bulutları
göğsünü kabartmış öne doğru, kanatlar geride…ne yapıyor bu? süzülmeye mi çalışıyor yoksa martılar gibi? ama ama sen sadece bir güvercinsin sakın unutma…
yalnızlığına kaçmış bütün sahiller
yakamozlar güneşten saklanır
tüm martıların uykusu mu gelmiş ne
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!