Kader süzgecinde emek emek
Sevda süzdüm; Yalnızlık demledim
Hece hece gözyaşlarım döküldü satırlara
Kabul ediyorum bu kez sendeledim
Şimdi susmak zamanı
Hayatı senden okudum Anne!
Sen gülünce gülmeyi öğrendim.
Senin gözlerin gibi
Hayata gülümsemeyi seçtim
Ama öğrettiğin gibi olmadı
hiçbirşey
Yağmuru bekleyen kurak toprağım
Her gördüğüm buluta aldanmışım
Sararıp soluyor, gönül yaprağım
Ömrü heder edip, nasıl kanmışım
Gençlik rüzgar gibi esip de geçmiş
Bahar gelse bile gülüm var deme
Mevsimler değişir kışa dönermiş
Kıymet bilmeyene sakın yar deme
Bir ömür harcasan boşa dönermiş
Aşkın diyarından nasipsiz geçen
Ne umdum neler buldum tüm çabalar boşuna
Yazdım çizdim olmadı şimdi bozmak zamanı
Yaşamın hengamesi hiç gitmedi hoşuma
Sustuğum artık yeter şimdi kızmak zamanı
Takatimin üstünde yük ile sınanmışım
Belli ki ızdırabın dinmedi dinmeyecek
Öyleyse dertlerini bas sineye sev gitsin
Anla artık yüreğim yar gitti dönmeyecek
Anıları peşinden, paketle de sav gitsin
Zamanla rüzgar eser, tüm anılar savrulur
Neden Hicran sunar senin ellerin
Dön artık vuslata erelim gitsin
Sen yoksan kokusu kanar güllerin
Sonbahar olmadan derelim gitsin
Gönlümüz huzurla dolsun birlikte
Sevdiğim el oldu gelmez bir daha
Umutlar dağların ardında kaldı
Tövbe ettim aşka olmaz bir daha
Yutkundum sevdayı, zehirli baldı
Anımsadım mutlu şen halimizi
Kaybedenler kuşağında
bugün yine ben!
dün de bendim
Yarın da kaybetmek için
bulurum bir neden
Her işim eksik benim her işim yarım kalır
Veda mektubu yazıp; veda edemeyen ben!
Yolum vuslata uzar, ayrılığa kısalır
Yeni rotalar çizip, asla gidemeyen ben!
Ben ki çıkmaz yolların vazgeçmez müdavimi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!