SARMAN AZA OLSAYDI!
*
Acısıyla, sevinciyle seçimler bitti. Ben de azası olduğum muhtar adayımızla tanıtım çalışmalarında eşlik ettim.
Kapı kapı, ev ev kendi sitemiz ve çevresinde dolaştım. Çaldığımız her kapıda muhtar adayı kendini tanıtıp, yapabileceklerini anlatmaya çalışırken ben de “İhtiyar Meclisinin” gerçekten ihtiyar, ak saçlı üyesi olarak kendimi tanıtmaya çalıştım. Evimizin çevresindeki sitelerde her kapıyı açana, hoş beşten sonra:
“Belki beni de tanıyorsunuz, hemen yakındaki Söğüt Sitesi'nde oturuyorum,” diyordum.
“Tanıyorum, emekli öğretmen, kitaplar yazıyorsunuz,” diyenler olduğu gibi yüzüme bakıp, “Hayır tanımıyorum, görmedim,” diyenler de oluyordu. Ben de o zaman:
ÜÇ İSİMLİ ADAM
Uzun Emine’nin Muhammet
Bakkal Mehmet
Muhtar Mehmet
*
Dedebağı’na (Dedesil'e) girişte, Çameli yolu kavşağında biberci kahvesi vardır. Kahveyi geçince, çatısında kameriyeye benzer çıkartması olan iki katlı bir ev göze çarpar. Evin önünde, balkona ağmış asmanın gölgesinde, tahta sedirde yaşlı bir adam otururdu. Geniş ve açık alınlı, uzunca yüzlü, gevrek sesli bu yaşlı adam Dedesil Köyü’nden Dedebağı Mahallesine çevrilişin canlı tanığı olarak oracıkta tarihi bir eser gibi beklerdi. Bir zamanlar bir çırpıda dönüp dolaştığı; her karışında izi olan köyünün sokaklarını, ovasını doyasıya gezememenin ezikliğiyle, buğulu gözlerle geleni geçeni süzerdi.
Vermediler Ne Yapayım?
Görev yaptığımız köyler Filyos ırmağına açılan uzun ve yayvan bir vadinin yamaçlarına serpilmişti. İstasyonda yaşlı bir amca, “Oraları tilkinin kuyruk salladığı yerler, yavrum!” diyerek gideceğimiz yerlerdeki zorlu koşulları anlatmak istemişti bizlere.
Yamaçlarda açmalar içinde dağılmış öbek öbek evler, mahalleler uzayıp gidiyordu. Trenden inerek bir buçuk saat yaya yürüyerek köylere ulaşırdık. Bazı günler kamyon kasalarında toz toprak içinde kalırdık.
Yarbay Nâzım Bey’in Kır Atı
...
“Vatanından başka sevgilisi
Ve milletinden başka derdi
Olmayan kuşaktandı
Yarbay Nâzım Bey..”.
Sular köpürür, sular coşar,
Çarpar başını kıyıya
Salkım söğüt eğilerek suyun yanağına
Öper usulca.
Su ve zaman birlikte akmakta...




-
Hacer Demirkaya
-
Muhsin Yener
Tüm Yorumlariyi akşamlar dayıcım.şuan erkanı internet cafede zorla tutuyorum bu mesajı yazmak içinn. şiirlerin gene çok güzel kalemine ve o güzel yüreğine sağlık. sağlıcakla kalın saygı ve selamlarla....şiirlerin devamını merakla bekliyoruz..
Çocukluğumda hep Kerem ile Aslı Tahir ile Zühre
Ferhat ile şirin bu efsanleri dinleyip büyüdüm ve sanırım bu yüreğimdeki aşkı ölümsüz kıldı....