ÜÇ İSİMLİ ADAM
Uzun Emine’nin Muhammet
Bakkal Mehmet
Muhtar Mehmet
*
Dedebağı’na (Dedesil'e) girişte, Çameli yolu kavşağında biberci kahvesi vardır. Kahveyi geçince, çatısında kameriyeye benzer çıkartması olan iki katlı bir ev göze çarpar. Evin önünde, balkona ağmış asmanın gölgesinde, tahta sedirde yaşlı bir adam otururdu. Geniş ve açık alınlı, uzunca yüzlü, gevrek sesli bu yaşlı adam Dedesil Köyü’nden Dedebağı Mahallesine çevrilişin canlı tanığı olarak oracıkta tarihi bir eser gibi beklerdi. Bir zamanlar bir çırpıda dönüp dolaştığı; her karışında izi olan köyünün sokaklarını, ovasını doyasıya gezememenin ezikliğiyle, buğulu gözlerle geleni geçeni süzerdi.
Yarbay Nâzım Bey’in Kır Atı
...
“Vatanından başka sevgilisi
Ve milletinden başka derdi
Olmayan kuşaktandı
Yarbay Nâzım Bey..”.
Sular köpürür, sular coşar,
Çarpar başını kıyıya
Salkım söğüt eğilerek suyun yanağına
Öper usulca.
Su ve zaman birlikte akmakta...
iyi akşamlar dayıcım.şuan erkanı internet cafede zorla tutuyorum bu mesajı yazmak içinn. şiirlerin gene çok güzel kalemine ve o güzel yüreğine sağlık. sağlıcakla kalın saygı ve selamlarla....şiirlerin devamını merakla bekliyoruz..
Çocukluğumda hep Kerem ile Aslı Tahir ile Zühre
Ferhat ile şirin bu efsanleri dinleyip büyüdüm ve sanırım bu yüreğimdeki aşkı ölümsüz kıldı....