Kıyıya insanlık vurdu bugün
Tüm kıyılar çürümüş insanlıkla doldu
Küçücük bir çocuğun bedeninde öldük hepimiz
O masum ellerini tutup sevmemiz gerekirdi
Küçücük yanaklarına buseler yakışırdı halbuki
Gidip tutamadık çırpınan yüreğinden
Ruhum sanki seni çok öncelerden tanırmış
Çok özlemişim de, nedense koşup sarılası var yüreğine
Konuşan bir çift ruh düşmüş heyhat, bizim paydamıza
Konuşan ruhlar, titreyen yürekler, kırılan dizeler
Ve şiire değmiş, dillerimizde tutunmuş serkeşlikler
Sana yapılacak o kadar çok teşbihim var ki daha
Sözleşmiş hayaller aşka
Sen daha ne ararsın arada?
Bakışmış gözler aşkla
Sen daha ne sorarsın orada?
Olası ihtimaller
Sen benim farkımda bile olmazsın
Bense seni, deli gibi severim
Olası ihtimaller
Kırgınım, umutlarım kırgın
Gözlerimden akan yaşlar değil, camdan kristaller
Kir tutmuş kardan diyarlarım
Beyazına karalar çalınmış, genç ömrümde baharların
Düşlerim gizlenmiş karanlık bulutların ardına
Gördüğüm rüyalar çalınmış uykularımda
Portakal çiçeğim benim
Öylesine tatlı, bembeyaz tenlim
Dudaklarına değmek için
Yanıp tutuşan senliğim
Güleç yüzlüm benim
Bir vahşet sahnesinden kesitler gibi yaşadıklarımız
Kanlı ellerimiz ve duvarlara yapışmış yanık etlerimizle
Ankara'da patlayan bomba değil bizi parçalara bölen
Yüzlerce ceset olarak sermiş bizi yere, yenildiğimiz düzen
Sağ yanım gibi oldun serde
Gönlümü düşürdün derde
Laf dinlemez aklım sende
Lütuf musun, kahır mısın söyle?
Sıvası dökük anılardan bana kalan savrulmuş yıllar
Küllerinden umutlar üfürdüğüm bedendeki büyük yangınlar
Hayal edip peşinden koştuğum, kalpteki terki diyar sevdalar
Dilde zamk gibi olmuş, anılar kuşanacak bendeki bu şarkılar
Yanmak, bir güzel yanmak
Aşk yolunda hüzünlere savrulmak
Aşkın harında kalmak
Kalıp da geriye aşk olmak
Duman gözlere vurulmak
Vurulup da, aşk için virane olmak




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!