Bir fısıltı oldu varlığın dudaklarımda
Öylesi içten, öylesi masum
Sana akmakta tüm duygularım
Bir uzatsan elini, dokunacaksın aşkıma
Soğuklarım kor oldu varlığınla
Tek sözün ile harlandı ateşlerim
Hey sen orda ki, kalbimdeki
Geliyor mu sana, aşkımın sesi?
Duyuyor musun, sana çiçeklenişimi?
Tutuyor musun, sana akan ömrümün elini?
Işığı ellerimle tuttum, mutluluklarımı da
Beraberinde taptaze aşklarımı da
Ellerimle sevgi dağıttım herkese
Mutluluk dağıttım, ışık dağıttım
Sevgi aşıladım, nefret yerine
Kahrediyor benliğim parmak uçlarımı
Dişliyor nefsim diplerinden saçlarımı
En derin mezardır gamzemin çukurları
Benlik yakıp kavuruyor, tenimdeki baharları
Samimi olmalı insan
Söylediği söz kulakta değil, dimağda yer almalı
Seviyorum dediğinde, yürekleri esaslı bir titretmeli
Dokunduğu elleri şöyle sıkıca bir kavramalı
Baktığı her yerde, gördüğü her şeyde bir anlam bulmalı
Kuşların kanadındaki özgürlüğe takılıp uçmalı
Gülüşüne özendiğim, sevdiğim
Hayatımın elinden sıkıca kavramış yarim
İkinci baharımda çiçekler giyinmiş umutlarım
Elime dokunmuş, yüreğimi kucaklamış baharım
Kanatan mısralarım
Kırılan kalemlerim var
Hüzüne boğulmuş yaşlarım
Umutsuzluğa düşmüş gülüşlerim var
Gözüme birikmiş kırıklarım
Sıvası dökük anılardan bana kalan savrulmuş yıllar
Küllerinden umutlar üfürdüğüm bedendeki büyük yangınlar
Hayal edip peşinden koştuğum, kalpteki terki diyar sevdalar
Dilde zamk gibi olmuş, anılar kuşanacak bendeki bu şarkılar
Bir vahşet sahnesinden kesitler gibi yaşadıklarımız
Kanlı ellerimiz ve duvarlara yapışmış yanık etlerimizle
Ankara'da patlayan bomba değil bizi parçalara bölen
Yüzlerce ceset olarak sermiş bizi yere, yenildiğimiz düzen
Sağ yanım gibi oldun serde
Gönlümü düşürdün derde
Laf dinlemez aklım sende
Lütuf musun, kahır mısın söyle?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!