Ben sana değil
Hayata küskünüm
Ben sana değil
Zamana küstünüm
Üzgünüm sebesiz
Durgunum nedensiz
Aşık oldum sana
Halimi anlasana
İki gözüm iki çeşme
Gözyaşımı silsene
Ağladım çok ağladım
Hergün kendimi avuttum
Aşık oldum bir bakışta sana ben
Bekliyorum gelmiyorsun yine sen
Karanlık oldu yine etraf bak
Aydınlanmayacak sensiz yine tek
Gözlerim doluyor her seferde
Anılarının olduğu her yerde
Bir yer var çok uzakta
Biliyorum, görüyorum
Ama gidemiyorum
Bir ses var çok uzakta
Biliyorum, duyuyorum
Hayat dediğin nedir ki?
Gözlerini yumduğunda ardında kalan bir boşluk
Ölürken götüreceğin şey nedir ki?
İki metre bez ve bir avuç toprak
Acı çekmek dediğin nedir ki?
Musalla taşına uzandığında geçip gider
Kucağım boş
Yatağım soğuk mu kalacak hep
Yoksa birgün dolacak, ısınacak mı
Buna inanamam
Çünkü ben;
Umutsuz vakayım
Seninle, yaşamak dururken
Sensiz, ölmek niye?
Seninle, gülmek dururken
Sensizliğin, acısı niye?
Seni sevmişim bir kere,
Başkasını sevemem
Bu gece seni son kez düşüneceğim
Aslında; kendimi de son kez düşüneceğim
Acı gerçeklerimle yüzleşeceğim
Umutlarım, hayallerim dedim
Acı gerçekleri düşünmedim
Zaman, mekan dedim
Sen misin beni düşünen
Yoksa; ben miyim düşündüğünü düşünen
Gece midir gözyaşlarımı artıran
Yalnızlığın pençesine bırakan
Ben miyim seni düşünen
Yoksa; sen misin düşündüğümü düşünen
Ne zaman aynaya baksam
Seni görürdüm karşımda
Bu kez öyle değil
Ne zaman yalnız kalsam
Seni düşünürdüm
Bu kez öyle değil
koğuş kalk
bir kıza adın ne dedim
yeni acmış bir gül dedi
güller solarmı dedim
bana gülerek manyak dedi
seni öpebilirmiyim dedim
askere yasak dedi
zorla öperim dedim
o zaman yaklaş dedi
kızı tam öpecektim hıyarın biri koğuş kalk dedi