Dün gece;
Yine seni düşündüm
Hem düşündüm, hem ağladım
Ben seni değil,
Seninle olma ihtimalini, düşündüm
Ağlıyorum yine;
Seni ve aşkımı kalbime gömmeliyim
Bağrıma taş basıp buralardan gitmeliyim
Ne pahasına olursa olsun unutmalıyım
Demek de artık çözüm değil
Sonunda bende anladım
Herşeyin çözümünün olmadığını
Kiminin ömrü uzun kiminin kısa
Kiminin derdi çok kiminin hiç yok
Ben de ise dert çok
Ömür ise hiç yok
Sende dert hiç yok
Ömür ise herkesten çok
Duymadım sesini
Dokunmadım tenine
Koklamadım kokunu
Tutmadım elini
Görmedim gözünü
Bakmadım yüzüne
Aynı güneşin altında ısınıyoruz
Ay ışığı, rüzgar, kar aynı şeyler
Birde yağmur taneleri var
Her düşen yağmur tanesine sesleniyorum
Seni seviyorum diye
Duyman lazım, yoksa duymadın mı?
Bugün benim, doğum günüm
Bir yaşıma daha girdim
Aslında; yaşım genç
Ama; gönlüm ihtiyar ve yorgun
Bu yorgunluk, yaşadıklarımdan
Rüzgar misali, geçti seneler
Boynu bükük bir garibim
Bomboş köşelerde hayeller kuran
Sadece yaşamak için bekleyen
Gözleri yaşlı sitemsiz insanım
Boynu bükük bir garibim
Yağmur altında sırılsıklam
Dizlerimde derman yok
Yavaş yavaş ölüyorum bak
Gelde bir ışık yak
Olsun dünyam artık ak
Bak yine karanlık çöküyor
Yaşıyor sandığımız bedenlerimiz
Çoktan ölmüşler de yokmuş haberimiz
Güldüğüne inandığımız gözlerimiz
Tükenmiş bitmiş de yokmuş sözlerimiz
Gerçek diye yaşadığımız
Acılara sarılıp yuvarlandığımız
Unutmak istesemde,
Yıllar geçip, gitsede
Bir ömür, böyle sürse de
Unutamam seni, unutamam
koğuş kalk
bir kıza adın ne dedim
yeni acmış bir gül dedi
güller solarmı dedim
bana gülerek manyak dedi
seni öpebilirmiyim dedim
askere yasak dedi
zorla öperim dedim
o zaman yaklaş dedi
kızı tam öpecektim hıyarın biri koğuş kalk dedi