Yürekler alıyorum!
Yürekler satıyorum!
Sevgici geldi!
Sevgici! ! !
Yüreklerim var
Ne acımasızsın sen zaman öyle,
Köşekapmaca oynuyorsun benimle...
Yakalayamıyorum hiç seni
Kapamıyorum köşeni...
Vardır bir öyküsü her ağacın;
Kimi anlatır yarım kalan sevdayı,
Kimi anlatır sonsuz mutluluğu...
Bahçedeki dut anlatırken
Yağmur değildi yağan.
Ağlıyordu sokak.
Boynu bükük
bir kırmızı gül
öylesine atılmış,
AKŞAM
Güneşin batışıyla
Çökerken akşam
Sessizce ruhuma,
Yanarken bir bir
Otur karşıma atalım iki tek.
Dökelim ne varsa eteğimizde,
kalmasın hiç bir hesap
görülmemiş içimizde.
‘Al başını git!’ diyorum,
'Git alabildiğince uzaklara;
belki yüksek bir dağa
belki beyaz bir buluta,
ya da Ay'a, Mars'a,
Benzemez hiç bir şeye aşk çarpması.
Geçti mi yüreğine bir kez aşk,
saplandı mı sevdiginin gözleri gözlerine,
öksüzse ellerin olmadan onun ellerinde,
yalnız onun adını fısıldıyorsa dudakların,
Bir aşk istiyorum
Gök kuşağı renklerinde...
Kışkırtıcı kırmızı gibi,
sarı kadar ince ve zeki,
sonbahar gibi hüzünlü...
Sormayın nedir halim;
bir devi sevdim,
devdi sevdiceğim...
Gelmişti çok uzaklardan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!