Kapat gözlerini
Ki çıkabilsin güneş utanmadan
Kara gecelerin ardından.
Ve yine kessin sağda solda
Deli deli ahkâm:
“Benim bu âlemde en parlak,
Kutlu Müjde uğruna doludizgin atlarla
Bir kasırga oldular yenilmez pusatlarla
Denize at sürüldü gemi geldi karadan
Hangi düşman kurtulur böyle gözü karadan
Filistin ruhuma tutulan ayna
Baktıkça içimde utancı durur
Bir kurşun değince körpe bir cana
Kesilir nefesim, bir sancı durur.
İlk kıblem bilmişim, ilk kutlu müjdem
Bir gece gibisin kadın
Sessiz, sakin gizem dolu
Ürpertici, gecenin sesi gibi
Bir gece gibisin kadın
Bilinmeze götüren
Bir sessiz meleğin nefesi gibi.
Vatanın bağrına hançer salanlar,
İnşallah her daim inler gecede.
Milletin yolunda toprak olanlar,
Bir ölse de doğar binler gecede.
Bu vatan bizimdi bizim kalacak,
Gelir geçer şu gençliğin
Kalırsın aklar altında
Günü gelince hiçliğin
Topraklar saklar altında.
O som altından tahtını
Uyan ey gençlik uyan, uyku yarı ölümdür.
Düşman dimdik dururken uyku; vebal, zulümdür.
Zulme karşı durmayan, dilsiz şeytan, zalimdir.
Uyan ey gençlik uyan, uyku yarı ölümdür.
Test çocuğu olmuşsun, beş şıktan ibaretsin
Bugün bir başka soğuk Erzurum
Ne gelen sonbahar,
Ne dökülen yapraklar,
Ne Palandöken’e dökülen kar
Üşütür yüreğimi.
Bütün dünya sende kalsın
Bu dünyadan gidiyorum
Hadi gözün aydın olsun
Bu dünyadan gidiyorum.
Sevdim seni boşa gitti
Gölgesi olmayan çürük ağaçtım
Heybemize düştü yanmak, yakılmak
Ne bir meyve verdim ne çiçek açtım
Kaderin yazgısı, kökten sökülmek.
Kurudu yaprağım rüzgâra gitti
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!