Çanakkale yolları şehit kokuyor şehit.
Bir yanda Yahya Çavuş, bir yanda Koca Seyit.
Bu bir Allah davası, bu bir ümmet sevdası
Buna yerde kurt ve kuş, gökte melekler şahit.
Allahuekber diyip bu yolda can verdiler.
Yaş olmasın hiç gözünde
Allah seni ağlatmasın
Duadır her sözümde
Allah seni ağlatmasın
Ağlamandır, bana ölüm
Kapandı idrak, tıkandı fikir
Bizi sen izansız bırakma Allah’ım
Ne dilde adın hamd ne kalpte şükür
Gafiliz, imansız bırakma Allah’ım.
Kelamın yok kulaklarda, kalpleri demem hiç
Senden kerem, Kuransız bırakma Allah’ım
Dünya bir sırat
Gider son sürat
Vermeden murat
İter toprağa
Bekleme gülmez
Neden söyle kibir, gurur
Bu verilen can emanet.
Soyun sopun toprak, çamur
Giydirilen ten emanet.
Sen sanırsın dünya senin
Erzurum yayla kartalı, zirvede çift başıyla
Erzurum bir koca tarih, bu cevval dadaşıyla
Erzurum bir yanık türkü, “Hani Yaylam” tadında
Erzurum ölmez yiğit ki Nene Hatun adında
Bir şehir dirildi, yeniden doğup
Sağ oldu Erzurum tabyalarında.
Küfrün köpeğini kanında boğup
Dağ oldu Erzurum tabyalarında.
Hafızın sesiyle iman dirildi
Yüreğimin alev, harı
Yaktın beni kül eyledin
Kalbimdeki bu çölleri
Bakışınla gül eyledin.
Ayrı koma ellerinden,
Peygamber bahçesinin en güzel gülüsün sen
Müminlerin bal tatlı kelamısın, dilisin sen.
Görmeden sevmek nedir? Senle bildik ey Resul,
Elimiz boş, yüz kara sana geldik ey Resul.
Saçların darağacı boynumda ilmek ilmek
En büyük duam bu ki onda idam edilmek.
Ruhum senle ruh oldu, kemale erdi senle
Anlam buldu hayatım gülüşünle, neşenle.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!