Sahipsizdi şu biçare yüreğim
Haram olmuştu sevdalar bana
Sahip çıktın sahipsizliğime
Hak olup geldin
Sevdaya kapanmış yüreğime
Açtın ardına kadar
Bu sabah perdeleri açmayacağım gül yüreklim..
Yüreğimde güneşim olmuşken yüreğin
Karanlıklara gülümsüyorum bir cocuk misali...
Gamzelerimde acan gülüşlerin varken baharlara
Küskünlügümü ilan ediyorum....
Hüznü yağardı yokluğun,ben sana ulaşacak bahaneler arardım
Bilmediğim çoğrafyalarda dolaşır, vedalarda imkansızları arardım
Mevsim ilkbaharı gösterirdi belirsiz zamanlarda
Ben hazanı yaşardım saklandığım gönül dergahımda
Ağaçlar yapraklarını dökerdi birer birer
Ben hayat ağacından düşerdim umutların karardığı anlarda
Nazım Ustaya
Usta kan ter içinde inşa etti sevdayı
Sevginin içine
Çayın her zaman demli ve sıcak
Ekmeğin her zaman pamuk gibi yumuşak
Sen Pirus’u bilirmisin sevgili
Bilmezsin;
Anlatayım sana
Zaman hain,zaman kan istiyor dört yanda
Yıl 280
Adamın adı
Ben sana ne yaptım çokmu sevdim seni
sen bana ne yaptın çokmu sevdirdin kendini
her gidişinde çok üşüdüm sabrımı örtüm üstüme
kelimelerin kabızlığında suskunluğa bıraktım kekeme halimi
sorgulara girdim bilinmez hallerde
suçum sevmekse suçsuzluğuma kavuştur beni
Sanıyorsun ki kolaydı gidişler bana..
Arkamı döndüğümde gözlerim gülecekmi sanıyorsun?
Söyle bana sen ne sanıyorsun aşkı
Kolay olan kaçmaksa vazgeçiş ise;
Ben zor olanı seçip
Seni hala seviyorum.
Ayrı atan yüreklerin tek renkte buluşmasıdır aşk
kim yok edebilir ki buğulu gözleri / gözlerden
kim diyebilir ki aşk tenlerle sevişebilir
ve sen aşkı hissetmeden/ sakın dokunma bana
Usturuplu bir yalanımda yok / aşığım işte sana
Gecenin en kuytu köşesine sakladım düşlerimi yine
küçük bir çocuğun cebinde şekerlerini saklaması gibi
şimdi bana gel demeni bekliyorum
şair gibi
ya da şiirler de yazdığı gibi
Ne zaman kalemi alsam elime
Sen düşüyorsun satırlarıma
Ben sussam kalem anlatıyor seni bana
Kalem yazıyor; Ben yanıyorum
Kalem yazıyor: Ben ağlıyorum
Her cümlede biraz daha seviyorum




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!