Hayatı kara renkli duvarlara astım
Düşlerimin okyanuslarından akan mavi dünyam boğuldu
Usul usul içime sızan isyana yalnızlığı armağan ediyorum
Gebe aşkın nişanı gibi duruyor hüzün ölü doğurduğu resmin kucağında
Yüzüme asıyorum esaretimi yüreğimdeki boşluklarla
Yüzüm kırışıyor gitmelerin yaktığı aşk pazarında
Hüzün çöker gecelere
Adını her anışımda
Masmavi umutlar canlanır....
Gökyüzüne resmini çizerim
Hemen yanınada bulutları
İçinede beni gizlerim
Birgün bir ağaçın altından geçerken
Zamanlardan hazan, vuslat beklenenden uzaksa
Hele birde bulutlar iliklerinden sıyrılmış
Gök fermuarını yırtıp çisil çisil yağıyorsa
Ayaklarının ucuna bir yaprak düşecek
Basma üstüne
Sevdalım benim,Nar kokulum
İçini açtıkça binlerce tanen dökülür
Dışında lezzeti,içinde seni görürüm..
Sararım sarmalayıp içime sokarım..
Duyarım sıcaklığını hissederim,
Gözlerinde düşlere dalarım
Kimsesiz bir gökyüzüne
Uçsuz bucaksız denizin içine
Mavi bir gözün hasretiydi aşk
Aşk şimdi kör bir sancıdır sol yanımda
Zaten bir uzak düştü benimki;
Lâl bir dilin haykırması kadar zor
Savaşın hakim olduğu coğrafyanın diliydi ölüm
Yaşadığını sana insanların ölümle dansıydı yaşam
Vicdanlar tarihe tanıklık ediyordu
Konuşuyordu birileri
Sağdan,soldan
Konuşunca candan bilgili ve barışçı
Kanla yazılmış bir tarih,
Tarihin bana bakışı,
Başlangıc, doğum ve varoluş.
Cennetin kavli,cehennemin retti
Tevrat, İncil, Kuran,
Dinlisi,dinsizi,ateisti
Tükeniyorum
Tükenmek nedir bilmezdim ben
Pembe düşlerle bakıyormuşum demekki hayata
Sevgiyi yürekten ellerine vermenin yeterli olduğunu sanırdım
Yanılmışım
Yanılgılarımla tükeniyorum
Yürek yangınlarının içinde yanmışım
Ne fırtınalar atlattım
Boranları,melteme çevirirken
Ne yangınları söndürdüm
Umutlarım kül,hayallerim sessiz kalırken
Acılar hep yoğurdu beni
Uzaktı gökyüzü,
Görebildiğim yıldızlar kadar yakın,
Dokunamadığım yıldızlar kadar uzak.
Sana sevdamın başladığı,
Seni ölene kadar bekleyeceğim dediğin zamanlardan kalmaydı
Bütün med-cezirler.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!