Hani ya 'Ben Türk'üm' diyenler
Okumuş aydın geçinenler
Milleti cahilmi sandınız
Siz gavur ekmeği yiyenler
Devleti soyanlar şöhretli
İzmir’den bakarken denize
Bayraklara takıldı gözlerim
Caddelerde dalgalanıyor
Ay ve yıldızın gölgesinde
Kalpaklı Mustafa Kemal…
Samsun’dan doğan o güneş
Korku başlar çocukluktan
Her an gelecek dayaktan
Onların aklına yatan
Sevgi ve hoşgörü lazım
Isınınca kan damarda
Nevruz geldi koşun çocuklar
Ateş yakalım meydanlarda
Sevgi hepimizi kucaklar
Çözüm aranmaz silahlarda
Yeniden dirilir topraklar
Besmeleyle otururken sofraya
Dokunmak lazım her gıdaya
Elim değmeli ete ekmeğe
Çataldan bıçaktan bana ne…
Kahvaltıda zeytini yormadan
Tutmalı iki parmak ucuyla
Sen gençliğin lideriydin
Kalem tutan ellerliydin
Kıydılar sana Deniz’im
Devrim yapıp gitmeliydin
İki yıl aradan sonra
Yine bir haziran ayı
Ve o kırlangıç…
O zamanlar açmıştım pencereyi
Bakıştık bir mevsim
Girmemişti içeri
Özleminle yanıyorum
Seni hergün anıyorum
Yıldızlara sordum seni
Çok uzaksın biliyorum
Bülbül bugün acı öttü
Her doğum günümde, annemi hatırlarım
Uzun siyah saçları, gülümseyen yüzüyle
Ellerinde kovalarla kuyudan su çekerdi
Taşırdı hiç tutmadan başının üstünde
Köpekler havlayınca korkardım
Sarılırdım anneme, sıcacıktı elleri
Yine beklerken aynı yerde
Izdırabım dönüştü derde
Seninle aramızdaki perde
Ne zaman kalkacak birtanem
Yokluğunda geçmiyor zaman
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!