Yorgunum gardaş
Yoruldum.
Bakma benim, böyle genç göründüğüme
Silkelesen dökülürüm.
Gardaş.
Üstüme, üstüme geldi hayat benim.
Bir garip ağlıyor oturmuş yolda,
Gözleri yaşlıydı, gördüm’ de demin,
Üzüldüm görünce, dedim’ ki ona,
Ne ağlan garibim, neyin var senin.
Bu garip oturmuş, yerlere ağlar,
Bizim oralarda, sülale adıyla anılır insanlar.
İster doktor ol, ister öğretmen ister mühendis hiç fark etmez.
Falancanın oğlu, filancanın kızı derler senin için konuşulurken
Soya göre değer verilirdir, insanlara
Asalet aranırdır.
Soy sop aranırdır, bizim oralarda
Bizim oralarda, sülale adıyla anılır insanlar.
İster doktor ol, ister öğretmen ister mühendis hiç fark etmez.
Falancanın oğlu, filancanın kızı derler senin için konuşulurken
Soya göre değer verilirdir, insanlara
Asalet aranırdır.
Soy sop aranırdır, bizim oralarda
Bizim oralarda, sülale adıyla anılır insanlar.
İster doktor ol, ister öğretmen ister mühendis hiç fark etmez.
Falancanın oğlu, filancanın kızı derler senin için konuşulurken
Soya göre değer verilirdir, insanlara
Asalet aranırdır.
Soy sop aranırdır, bizim oralarda
Ah kader ne yaptın bana sen böyle
Bitmiyor dertlerim senin yüzünden
Bir korku gibisin kader içimde
Ah kader ne desem sana bilmem ben
Neyleyim, neyleyim böyle kadere
Ah kader ne yaptın bana sen böyle
Bitmiyor dertlerim senin yüzünden
Bir korku gibisin kader içimde
Ah kader ne yaptın bana sen böyle
Bitmiyor dertlerim senin yüzünden
Bir korku gibisin kader içimde
Ah kader ne desem sana bilmem ben
Bu gün kendimde, tükenişi gördüm
Ben...
Ezik yorgun gibiydim,şu beni benden soğutan hayat yolunda
ağaç dalında, sararmış yapraklar gibiydim
Sallanıp dduruyordum sonbahardaki esen yelde rüzgarlarda
ölüm kokuyordu etrafımda.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!