Hasretlik yaşanan, şu gönlümüzde,
Sen oldun her zaman ey mavi gözlüm,
Yaktığın meşalen, gençlik elinde,
Gidiyor yolundan, duy mavi gözlüm.
Gönlümüz seninle, gidilen yolda,
Dün yiyip içerken kendi kendine,
Sarı bir yaprak gibi düştün daldan,
Dediler ne varsa, atmış içine,
Olmuş o sonunda, kendi canından.
Kurtuluşa erdin nihayet, sen de,
Yine içimde buruk bir acı var.
Sarı, sarı yapraklar dallarından dökülürken.
Beni benden çalan bu mevsim,
Hüzün vermekte buğulanmakta düşündükçe gözlerim
İşte yine böyle bir günde dalgın, dalgın gözlerim karşıya bakmakta
Ağaçlardan sarı yapraklar dökülürken,
Böyle mi gülecektim,yaz baharın sonunda,
Bütün dostlar kayboldu, kimse yok etrafımda,
Nerde gönül dostlarım nerde benim dostlarım,
Dost bildiğim kalmadı kimse yok etrafımda.
Hala gönül dost ister, güneş batıp giderken,
Es deniz yeli es.
Hasret duyduğum yerlerin kokusu var sende.
Es ki, gözlerim hayallere dalsın
Anılarım dolaşsın yaş dolu gözlerimde.
Ve burcu, burcu yayılsın yaylaların, dağların kokusu
Es de, içinde.
Dağ başında bir ormandasın.
Manzara güzel,/ akşam olmuş ılık bir serinlik var havada,
Oturmuşsun balkona.
Ben!
Kuşların ve ormandaki yelin şarkısını dinliyorum,
Manzaraya karşı.
Aşk her yaşta aşktır
Ölürken bile gelir tutar elinden
Sevda alev almak yanmaktır.
Yanar bir gün kül olur sanırsın sevdanı,
Olmaz,
Gün gelir alevlenir,
Ne çabuk geçti
Ne çabuk geçti benim gençlik yıllarım!
Rüzgar mıydı?
Ya da fırtına mıydı anlamadım.
Her gün her ay!
Biraz daha kısaldı benim hayat yollarım.
Ey yorgun, ey susuz
Ab-ı hayattır bu çeşmeden akan.
Bir damla su, yeterdir.
İçsen, sen aklını kullansan;
İç..
Rahmet oku geçmişlerine
Hoş geldin sabah
Hoş geldin…
Görüyorum baharın kokusu var üstünde
Gir içeri
Yavaş, yavaş, penceremden
Yorgun gibisin..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!