1/:
Kalem gibi sipsivri minareler,
Durup dururken neden yatarlar bir yana?
Oysa onları bin bir itina ile
Dikmişti mimar başı Sinan ağa.
Elleri bulanmıştı harca.
1/:
'Ey ahali!
Duyduk duymadık demeyin! '
Ben ormanların kralı aslan...
Hepiniz şimdi beni dinleyin! '
Bizim ekmek teknemiz orman
1/:
Küçüktüm, küçücüktüm
Tek neşem çember çevirmekti
Çevirirdim yaptığı çemberi
Bizim demirci Ekrem ustanın
2/:
1/:
Bereketli bir gündü
Biz üç arkadaştık
Çıktık kararlı ve ivecen
Dünyayı çevreleyen dağların yamacına
Oturduk bir taş başına
1/:
Bizim sokaktaki dilenciler
Asıp bir elini havaya
Bütün gün dilenirler.
2/:
Bizim sokaktaki dilenciler
1/:
Toprakta deprem
Mahallede köpek
Ve beşiğinde bir bebek...
1a/:
Sallandı bir sabaha karşı.
1/:
'Bizim zamanımızda...' Diye
Bir başlarsa konuşmaya
Pamuk sakallı geveze dedem
Sonu gelmez diyeceklerinin
2/:
Dede canın gözlüğü çekti ilgimi
'Bakayım hele şuna.' diye aldım elime
'Eyvah.' tutamadım düşürdüm yere
Kırılıverdi gözlüğün camı
Ben kaşıyarak kafamı:
'Şimdi ne etsem? '
Allah’ım varsın ve birsin.
Sen, her zaman dirisin.
Allah’ım varsın ve teksin,
Sen bizlere gereksin.
***
Senin yoktur benzerin,
Önüm sobe, arkam sobe…
İmam çıkar minareye,
Kanadım “Allah-ü ekber! ”
Acaba uçsam nereye?
***
Önüm sobe, arkam sobe…
Üstadı şahsen tanımamakla beraber memleketlisi (Sorgun) olmam hasebiyle ismen bilirim. Benim de Ahmet Yozgat adında bir eski arkadaşım var. Şiirle de ilgilenmez. Bu sayfayı görünce sandım ki O... Sonra şiirlere ve şiir sayısına baktım da aman Ya Rabbi... Bir ömre sığmaz bunlar hem de bu kalitede, ...
Birkaç şiirini okur okumaz anladım ki sıradan olmayan, farklı, orijinal bir şairle karşıkarşıyayım. Şairin üretkenliği karşısında hayretimi de ifade etmeden geçemem. Kendisini okumaya ve takibe değer buluyorum.