Ahmet Sargın Şiirleri - Şair Ahmet Sargın

Hakikat; gittiğim bu yolda,
Taşla toprak olmak isterim,
Kavrulsam da dostun kapısında
Sabahlayıp kalmak isterim.

Gerçek yolda köprü kurulsa,

Ben onu bırakmak istiyorum, artık yoruldum, usandım.

Peşine takılmış bulundum, çok koşturdum, ben usandım o usanmadı.

Bir televizyon programı ile başladı birlikteliğimiz.

(Değerli dost Ahmet Sargın'a)

Sevgi ile bezenmiş,
Hep güzele özenmiş,
Helalinden kazanmış,
Değerli dost Ahmet Sargın!

BİR GARİP HALK ŞAİRİ HASAN BOZKURT

Çalışma odama ince dalan uzun boylu bir adam girdi. Selam vererek misafir koltuğuna oturuverdi. Kırk yıllık dost gibi muhabbete başladı. “Affedersin seni tanıyamadım” diyecektim ki, Ali Karaca Hocanın selamını söyleyip Yerköy’den söz etmeye başladı. Anladım ki, beni Yerköy’den tanıyor. Aşıklığın, şairliğin var mı, dememe gerek kalmadan cebinden bir tomar şiir çıkarıp okumaya başladı.

Nedir çektiğim senin elinden
Bana etiklerin yetmez mi gönül.

Çok çekip de sen çileyi,
Sabır gömleğin giyeli,
Ateşlerde pişmalisin!
Hak uğruna, Hak yoluna!

Allah'tandır hayır ve şer,

Umutlarıma kar mı yağdı ne?
Bugün bir başka düşünüyorum!
Biraz yorgun, biraz kırgın;
Geleceğimi hesap ediyorum

Umutlarıma kar mı yağdı ne?

KARS' TAN SELAM OLSUN

Sınır boylarında bir serhat şehri,
Kars'tan selam olsun Anadolu'ya! .
Toprağa can verir, Arpaçay nehri,
Kars'tan selam olsun Anadolu'ya! .

Yapayalnız dolaşan bir kadın gördüm,
Gözlerim dolup geldi, haline ağladım! .
Yoksul, sefil ve gayet perişan...
Gecenin karanlığına dalmış, gitmiş,
Bakakaldım ardından karanlıklara.
Bir kadın gördüm, hali perim perişan,

Mudanya, İnegöl güzellik şehri,
Korunsa doğası güzellik dursa,
Bizleri Bursa'nın sevgisi sarsa,
Yeşiller içinde buldum Bursa'yı,
Geç kalmadan gelin, görün, burayı! ...

Yaralı Ceylanım düşmüş yatıyor
Sandım ki ufkumda güneş batıyor
Acılarıma bin acı katıyor

Bırakın da Ferhatıma ağlayım
Al yerine yavrum kara bağlayım! .