Ahmet Nural Öztürk Şiirleri - Şair Ahmet ...

nedendir bir türlü
kafam almaz benim
neden
efkarın türkü söylüyor senin
neden
bu dağlar evin

ne şarap sarhoş olur
ne de şişesi
içerse
kendini bilmezin biri
yanındakini görmez de
arar durur hep

İstersen sana binlerce defa seni seviyorum diyebilirim
Sakın inanma
Daha önceleri de onlarcasına söyledim yüzlerce defa
Onlarda kulaklarıma fısıldadılar seni seviyorum diye
Birinden girdi mi bilmiyorum
Yıllarca bekledim çıkmadı daha

çal ey saz
yürüsün tellerinde gurbet
bir alttan
bir üstten
bir de ortadan vur
zangırdasın hasret...

birden bir gariplik çöker ya insana
nerden geldiğini arasan bulamazsın
hatıralar geçer gözlerinin önünden
gençliğin gelir aklına
ve gülersin
şimdi ki garipliğine...

Ey kasaplık kuzuların çobanı niçin ötmüyor kavalın
Bir zamanlar kucağına alıp başını okşardın kuzuların
Eski neşen de yok gibi mezbaha önünde asık suratın
Canlar yiterken başınımı tuttun kuzuların
Elbet birgün bu kanlar dolacak hesabına
Sabah akşam kan öttürecek şimdiden kına yak kavalına

Bugün de böyle geçsin bakalım
Birgün istanbul da ağlayacak
Tutunamayacaksın onun gözyaşlarında
Ve ummadığın bir anda ben çıkıp geleceğim
Kız kulesinden istanbul'un kucağına
Öpülmemiş dudaklarda

Ya gönüllü gel meyhaneye ya da çek git yoluna
Ben kendi derdimi kendim içerim
İstemem gönüsüz sohbet riyadır
Benzer abdetsiz namaz kılmaya

eğer yakını iyi görebiliyorsan
uzaklarla da bakışıyorsun demektir

Seninki bir düş, yitirmekten korktuğun çocukluğun çoktan aldı yolunu,
Gidiyor bak martılar şu gördüğün geminin ardından tutmuş yolunu
Sen artık istesen de istemesen de yağacak bu mevsim dışı yağmurlar
Bahar sanma yorğunluğunu seninki yeni bir yalan
Bu mevsimde aşık olman..