Zehirli çiçekler gibi seviler
Aniden büyür ve sarar yağmur havasında
Kör eder gözleri
Ahtapot kolları mutlu bir mahkümu uyutur
Hallaç pamuğu bulutlar alır götürür seni
Düşlerden düşlere düşler düzersin
Güle gül demeseydim kokmaz mıydı gül gibi
Isparta caddeleri
Güle hasret kalır mıydı gençliğim
Gül bahçelerinde dileklerim
Güle gül demeseydim gülmez miydi gül gibi
ne garip bir dünyasın sen
ey dünya
anlayana
inan aşk olsun
dökülse dertler yollara
düşenin dostu olmaz derler ya
ve herkez de buna inanır ya
deli oluyorum...
neden insanlar inanır böyle şeylere
beynime sığdıramıyorum...
işin aslını söylüyorum inanmıyorlar
işin kolayına kaçıp
uzun bir şiir yazacaktım sana
olmadı
affet beni
meğer ne çok seviyormuşum seni...
pembe dudakları mahzun
rüzgar savurmamış daha saçlarını
uzun bacaklı
mevsimini şaşırmış gibi
bakıyor denizi ayağa kaldıran dalgalara
Bir cayırtı koptu bilmem neden
Faylar kırıldı ve deniz yarıldı birden
Yerden
Gökten
Denizden geldi felaket sen geldin
Düşler getirdi birdenbire seni
daha sen bir çocuksun
koşmalı
oynamalı
kahkahalar atmalısın
bırak günlük tasaları
dertleri hasretleri
ne zaman aynaya baksam
hep benzerlerimi görüyorum
birgün kendimi görebilsem
ki mutluluk o olacak sanıyorum
bekliyorum...
şairin şiir sayfasına ilk defa girip birkaç şiirini okuyunca gördüm ki karşımda Türkçeyi başarılı kullanan, kısa ve özlü anlatımıyla şok tesirli temalar bulan orijinal şiirler var.. takip etmeye karar verdim kendisini.. başarılarının devamını temenni ediyorum..