Ben büyüyorum galiba…
Pembe camlı gözlüklerimi çıkardım artık,
Ve görmeye başladım her şeyin kötü yanını.
Artık daha az gülüyor ve daha çok hüzünleniyorum,
Öyle ya, düşünmeliyim şimdi, yarını…
Bin bir meçhulün derdi beni bekliyor.
Alıştım hüzünlenmeye, gidenlerin ardından.
Alışmasam ne olur ki; çocuğuyuz zamanın.
Seni nasıl kurtarayım, koca dünyam yalandan.
Saadeti tadamayız, kölesiyiz evhamın.
Alıştım hüzünlenmeye, gidenlerin ardından.
İçimde bir ürperti, duyduğum yalnız keder...
İmkânsızı istemek, bu dünyada mutluluk!
Başka bir baharı vaat etmeseydi kader,
Katlanılır şey değil, mutluluğa yoksulluk...
Ölümün ötesine açılan billur kapı,
Bazen keder kovalar, hüznü bana yar olur...
Bazen kader gülümser, tüm hüzünler kaybolur.
Neticede bir insanım; bazen kışım, bazen yazım.
Bazen sıcak bir rüzgarım, bazen çetindir ayazım.
Son bulmaz sandığın gün, gün gelir sonu bulur.
Bir bahar beklerdin dün, bahar biter gün durur.
Zamanla mı yarışın? O seni çoktan geçti.
Sonsuz mu bu yanışın, küllerin uçtu gitti...
Yirmi dokuz senedir, boşluğa bağırırım.
Ver elini ey otuz... Sende midir kurtuluş?
Çeyrek asrı aşkındır, varlıkla sınanırım.
Semayı öğrenemez, kanatları kırık kuş.
Yirmi dokuz yıl oldu, hiçliği çağırırım.
Avcılar sahilinde bir akşamüstü…
Ve rüzgâra isyankâr, koşan çocuklar.
Gördüm, bir kız çocuğu, az evvel düştü.
Sen gibi çılgın, deli… Esiyor rüzgâr!
“Yazık oldu! ” diyerek; ah, vah ederken.
Sen öyle ağlıyorken, gamsız nasıl gülerim?
Mihrabın ölü, ruhsuz; tıpkı neslimiz gibi...
Öyle mahzun bakıyor; minaren, kubbelerin.
Sultanahmet avlusunda naçar bir yetim gibi...
Yüzün bizlere dönük, eski günler özlemi!
Sana ben dertlerimi, aruzla mı diyeyim?
Pek çok vezin denedim, aks-i sada bulmadı.
Ne bir ses işitildi, ne nefes... duyulmadı.
Haydi, tesir etmemişim, hatrım da mı kalmadı?
Onunla teselli olup, Keremce sevineyim.
Söyle, sana dertlerimi, aruzla mı diyeyim?
Dökülmüş, saçılmış her şey; mazi dedikleri bu mu?
Yakılmış, yıkılmış, geçmiş; seçilmiş hakikat bu mu?
İçerdim, yed-i beyzandan; sunsaydın kanıma zehir.
İçtim, içtim de, ölmedim; tarz-ı teşekkürün bu mu?
Anmam artık ismini de; ismin dilime haramdır.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!