Duygular tarifsiz, hisler belirsiz,
Başı duman duman dağlar gibiyim.
Gökyüzünde bulut, bir silik umut,
Bardaktan boşanan yağmur gibiyim.
Yoğrulan bedenim, karlar içinde,
Sayın Nurdane Diken Hanımefendiye
Kuru bir avuntu değil tarihim,
Dünyada ilmimin emsali yoktur,
En küçük haslette silinir kinim,
Kahramanlık dersen, her soydan çoktur.
“Kavmini sevmekle” suçlanmaz kişi,
Sadece varlığım en büyük suçum.
Hadiste ayrılmaz erkekle dişi,
Sadece varlığım en büyük suçum.
Her daim kenara atıldı soyum,
Saçlarının rengi meçhule yakın,
Hasat mevsiminde güzü devşirir.
Dudak kıvrımları yakmasın sakın,
Hayalinde karlı dağlar aşırır,
Gülüşü can verir, hayata birden,
Zaman önemli der hesap tutarım,
Her şeyi yerinde görmek ne güzel.
Kaçırdığın anda dönüşü olmaz,
Beklenen zamanda olmak ne güzel.
İhtiyaç duyarsa birisi size,
Soğuktan usandım, üşüdüm, dondum,
Kalın bir yorganla sarın gövdemi.
Ben bu yükü taşımaktan yoruldum,
Asıl ayağıma sorun gövdemi,
Ne umdu yüreğim, neleri gördü,
Açtım gözlerimi,
Kimi zaman hava,
Kimi zaman topraktım.
Rüzgar oldum bazen,
Ruhlara aktım.
Filizlendim, yeşerdim,
Hüznünü kenarda askıya alıp,
Dudağına gülücük tak da öyle gel.
Hayatın içinden neşeyi alıp,
Çirkine müstehzi bak da öyle gel.
Zor olan değil mi huzur verecek,
Bu nasıl mantıktır, bu nasıl akıl,
Saldırı serbesttir, savunma yasak.
Dönen saçmalıkta yarılır çakıl,
Saldırı serbesttir savunma yasak.
Milli varlığıma kurulan düzen,
Yalanı bilmedim tanımam daha,
İçimden gelirse sözümü derim.
Bu yüzden uykusuz çıktım sabaha,
Yorgun bedenimle yürür giderim.
Belki bir iltifat geçer gönlümden,
hani derler ya 'bunun gibi on adam olsun ülke kalkınır diye' işte benim hocam öyle biri...mert dürüst türk ve Allah aşkı ile yanar tutuşur..kalemi kesinlikle hafife alınacak cinsten değil engin bir birikimin ifadelerini her mısrasında görmek ve sezmek mümkündür...
saygılarımla