Gündüzler karanlıkta, gece ise kaybolmuş,
Duydum ki ne varsa, zırta boza vird olmuş,
Gâvur köyün imamı, Vatikan’a kaydolmuş,
Şu boynuma takılan, hamut mudur, taç mıdır?
Bilmem ki başımda ki hilal midir? haç mıdır?
Yüreğime asır değdi, yıl değdi,
Dalında tutunan güle hasretim.
Kimler umut verdi, kimler baş eğdi,
Yolunda vurulan kula hasretim.
Eğilmez denilen ne başlar gördüm,
Sokaklar içinde garip kalmışım,
Bana ne bayramdan, toydan düğünden.
Ne varsa kötülük nasip almışım,
Bana ne bayramdan, toydan düğünden.
Pabuçlarım delik, üstümde hiç yok,
Sevda ağacının dallarında,
Solgun ve bitkin,
Tedirgin, ürkek,
Çarmıhına
Çivilenmiş gözlerim.
Gözlerimin gözlerinden çektiği,
Ne kurşun yarası, ne darba benzer.
Hicrandır ruhumun bir tek içtiği,
Ne şaraba benzer, ne suya benzer.
Gönlümde çağlarken, mehtapsız gece,
Sevincim hüznüme hep yenik düşer,
Bir garip sevdayla derttedir başım.
Dudağım kuruyor, aklımsa şaşar,
Bir garip sevdayla derttedir başım.
Aşk ile bir ışık gönlüme doğdu,
Aç kaldım, susuz, uykusuz kaldım,
Yanmadı Yüreğim bugünkü kadar.
Dayak, darbe yedim, kurşun aldım,
Yanmadı Yüreğim bugünkü kadar.
Önce anlamadım, dondu bedenim,
Güneş doğsa bile ağarmaz içim,
Söyle bana canan ne idi suçum.
Sensiz bu alemde boş gelir geçim,
Söyle bana canan ne idi suçum.
Vefasız, bir hırçın dalga gibisin,
Ağlama bebeğim, vakti gelince,
Alnına güllerden, taçlar takarım.
Topraklar yeşerip, ruh dirilince,
Gönüllerden sana köşkler yaparım.
Sürmez ki korkunun kabusu her an,
Nasıl tarif etsem, nasıl anlatsam,
Göğsümdeki darbe sen değil misin?
Başımı çevirip ne yana baksam,
Gözlerimden giren sen değil misin?
Değişen renklerde, gökte, yıldızda,
hani derler ya 'bunun gibi on adam olsun ülke kalkınır diye' işte benim hocam öyle biri...mert dürüst türk ve Allah aşkı ile yanar tutuşur..kalemi kesinlikle hafife alınacak cinsten değil engin bir birikimin ifadelerini her mısrasında görmek ve sezmek mümkündür...
saygılarımla