Ölçü bilmesek de şurası kesin,
Günlerinde sonu, sınırı vardır.
Zorlanır düşünce görünmez sesin,
Seslerinde sonu, sınırı vardır.
Gözler bir zamanın zamansız yolu,
Yine meydanlara akın başladı,
Türlü telden çalan saza şaşarım.
Mızrağa geçirip, beyni haşladı,
Gözleri döndüren hıza şaşarım.
Mutfakta pişirip ortaya koydu,
Zaferlerden bahsedip Çanakkale diyerek,
Şehitler diyarını sattık beyim sayende.
Vatikan’a yaranıp ellerini öperek,
Bugünü ve yarını tattık beyim sayende.
Şu ahengi bozanlar ülkede kara sistir,
Ağlamazsam gözüm pınarı kurur,
Ahvalimi bir sen bilirsin ustam.
Kainat saklanmış pusuya durur,
Ahvalimi bir sen bilirsin ustam.
Saya saya geldim, öteden beri,
Hangi tezgâhlara düştük bilmeden,
Tellerle bağlanmış esiriz şimdi.
Karanlığı delen sabah olmadan,
Tellerle bağlanmış esiriz şimdi.
Camdan gözler kondu önce köşeye,
Aklın sınırını zorlar düşünce,
Sırların içinde kaybolur beden.
Proje muhteşem, hesaplar ince,
Duvarlar içinde kaybolur beden.
Bir kabı olmazsa akıyor sıvı,
Gözlerimde yaş olsa da,
Hakkım, Hakkı savunurum.
Gündüzlerim gec’olsa da,
Hakkım, Hakkı savunurum.
Üşüşseler pare pare,
Yeter artık bitirin bu çileden usandım,
Bunca masum insana bu kalıbı çizen kim,
Özü hasret duyarak birbirine yaklaşan,
İnsanları ayırıp aramızı bozan kim.
Hüznümüz sabrımızla harman olup karıldık,
Bir bakışla ruha akan manaya
Ne sözler yeterli, ne ben yeterim.
Nefes alıp üflediğin havaya,
Ne gözler yeterli, ne ben yeterim.
Can suyu almışça yaşanır dünya,
Oyunlar muhteşem, tezgahlar güzel,
Sana başkasını gönderir mi el,
Bunlar yağmur değil, çamur yüklü sel,
Diye diye dilimizde tüy bitti,
Vatan gitti, millet yitti, din bitti.
hani derler ya 'bunun gibi on adam olsun ülke kalkınır diye' işte benim hocam öyle biri...mert dürüst türk ve Allah aşkı ile yanar tutuşur..kalemi kesinlikle hafife alınacak cinsten değil engin bir birikimin ifadelerini her mısrasında görmek ve sezmek mümkündür...
saygılarımla