Başıboş dolaşma da bir çizgi bul kendine,
İbret alsın şu âlem, oku, öğren, öğrette…
Biz bir nura dönmüşüz sende katıl bizlere,
Şu karanlık dünyaya ışık saçmaya geldik.
Sevgiye tutsağız biz karıştık aşk seline,
Pişman olup bir gün dönersin diye
Bırakıp gittiğin aynı yerdeyim.
Bir selam göndermek istersin diye
Bırakıp gittiğin aynı yerdeyim.
İnanmıyorsan sor dosta, düşmana
Âşıkların çalan sazı
Dört mevsimin kışı, yazı
Yüreklerde ince sızı
Uzaklara türkü söyler.
Deresinde tepesinde
Kâğıdı kalemi aldım elime
Döktüreyim dedim birkaç kelime
Noktalar kayboldu, devrildi cümle
İki satır yazamadım neyleyim…
Heceydi, serbestti, aruzdu derken
Öyle darılıp da gitme güzelim
Halimizi görüp el bayram eder.
Saçların dağınık gezme sevdiğim
Teline dokunur yel bayram eder
Karlar eriyip de bahar gelince
Yaprağı, çiçeği, dalı olmasın
Bir ağaç dik! Başucuma ne olur.
Baharda açmasın, güzde solmasın
Bir ağaç dik! Başucuma ne olur.
Gövdesi tek olsa da kökü üç olsun
Yelkensiz gemiyim aşk deryasında
Bir telaş görürüm umutlarımda
Hasret ateşinin kara bağrımda
Sensiz yanışını bir görebilsen
Simsiyah gecenin karanlığında
Mevlana’yı bendinde döndüren himmet,
Mecnun’u çöllere düşüren kudret,
Ferhat’a dağları deldiren kuvvet,
Yunus’un yanışı Aşk’tan değil mi?
Sevdanın ateşi düşünce kalbe,
Erken doğdum belki ya da zamansız
Belki çok duygusal belki kararsız
Gittikleri yoldu ah sız amansız
Koşuyorum işte izlerindeyim.
*
Fethettikleri o gönüller ile
Dillerde dolansın diye,
Sana yazdım bu şarkıyı
Aşkımı anlarsın diye,
Sana yazdım bu şarkıyı.
Her acıyı beste yapıp,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!