Söz, televizyonu kapatacağım,
Bir köfte de fazladan yiyeceğim,
Gözlerimi dinlendiriyorum diyerek,
Kanepede uyuya da kalmayacağım,
Anne beni bir daha uyutur musun?
Epeydir yoktum
bir yanımla hoş geldim
Döndüm diğer yanıma
Bir şeyler söyledi
Anladım! O cepheden Nahoş geldim
Pençe-i kahrında perişan bu Dünya çilesinin
Hasat alınamazdı düş bağlarından
Dumanlar eksik olmazdı
Yakın dağlardan
Ses çıkmazdı sonlarından
Bozumu hiç olmadı, düş bağlarının
Pekmez oldu, şarap oldu, şerbet oldu
Bana kim olduğumu sakın sormayın,
Ah, kim olduğumu bir bilebilsem.
Karanlık zihnimi daha yormayın,
Işıktan ip tutup bir çıkabilsem.
Ezberden okunan sahte cevaplar,
Diyebilsem:
Geldim iste,
Karşındayım bak,
Üryan ve hesapsız!
...
Korku!
Gizli öznedir bu aşk her satırda
Giriş tamam, gelişme tamam, sonuç tamam
Vakit ayrılık, şimdiki zaman…
Beklenen:
son tuş sağ orta parmak altında,
son bir “nokta”
Ne bekleyebilirsen Onu bekle,
İçin dışına çıkıncaya dek,
Gözün sözüne erinceye dek,
Sabrın ömrüne yetinceye dek
Bekle.
Dağıldım,
dumanın izleri peşisıra
Sarıldım,
uzanmış yanımda yatana
Düşündüm,
borcum çok yaratana
Aşk yanağında buseysen eğer
Alev dallarda gül ol baharlarda
Temmuz ayında bir gelincik yollarda
Yenilme zemheri soğuğuna sakın
Kardelen olup açıl, şubat ayında...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!