Eren dergâhından girdim içeri
İşte geldi yeni mihmân dediler
Gördüm gönülleri aşkta seferi
Burda olur nefsin pişman dediler
Nefis gömleğini sıyır deri’nden
Yalnızlar rıhtımının, nöbeti var bu gece,
İn cin kayboldu yine, nerdesin gonca vefa.
Sessizliğin sesinin, cinneti var bu gece,
Maşûk-u rindaneyiz, ödüldür bize cefa.
Aşka âşık olmanın, derdindeyken bu hece,
Yalnızlar rıhtımının, nöbeti var bu gece.
Bismillah diyerek kapıya çıktı
Kar diye söylendi büktü boynunu
Dönüp çocuklara hüzünle baktı
Zor diye söylendi büktü boynunu
Üç gündür yemek yok evde ocakta
Ateş yanar, su yanar, bağrın kurudan kuru
Sessizliğin sesine, ses bre sabır taşı
Kırat’a binen gitti, geride topal doru
Elindeyse yolunu, kes bre sabır taşı
Izdırâb’tan sancılı, dışına vuran damar
Ulufe vakti bu an, beyt-ül mâl delik deşik,
Harem-i izzetimin, odasında talan var.
Artık seni saklamaz, azâd etti bu eşik,
Bad-el harâb el Basra, evsâfınca talan var.
Çöktü ümit köşkünde, salladığın o beşik,
Ulufe vakti bu an, beyt-ül mâl delik deşik.
Bülbül gülde devâ bulur gül Bülbülde nevâ bulur
Devâ bulur gül Bülbüde nevâ bulur Bülbül gülde
Gül Bülbülde nevâ bulur Bülbül gülde devâ bulur
Nevâ bulur Bülbül gülde devâ bulur gül Bülbülde
Gül Bülbüle münâh eder Bülbül güle semâh eder
Bir gün dağlardan, yine gel buyruğu duyulur,
Sinemizi beş parça, yar’a, yar’a gideriz.
Kös sesleriyle meydan, sayha sayha oyulur,
Ülkü kervanlarıyla, sıra sıra gideriz.
Vatan denilen güzel, coş deyince bizlere,
Âşıkların âşk'ı benim
Fikirlerin meşki benim
Çilegâhın köşkü benim
........Özüm budur sözüm budur
........Hak'ka dönük yüzüm budur
Dinle beni ayna aksin yalancı
Başkası görürse kim bilir ne der
Gördüğün ben değil bana yabancı
İçimdeki beni göstermek hüner
Gözümün içinden damarlara bak
Şurdan iki ekmek bir pakette tuz
Açıpta poşete koy Memed emmi
Ucuzundan peynir çok olmasın az
Tartmayada başla duy Memed emmi
Dün gece beş kilo mangal çevirdim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!