Savur rüzgara külü,
Kaçırma bir an gözlerini,
Bahanelerle tuttuk sözü,
Her bahaneye bir sebep vechi..
Gözlerimizi şeytana emanet ettik,
İçine sürüklendiğimiz esaretin yılgınlığı,
Umut kaynağı,
Fısıltılarımın çığlığı,
Söylentiler kulağa çalındı..
Yükselen ses zihnimde yankılandı,
Kelimelerimi ısırıyorum,
Git gide içimde kayboluyorum,
Gizli kalmış beni bulsunlar,
İçine çöreklenmiş bu yorguna vurun,
Ben kulaklarımı kapatıyorum..
Parçalara ayrılan masumiyet,
Gözlere acı sirayet,
Ölüm umutsuz felaket,
Kurtuluşa giyilmiş kefaret..
Sınırsız döngü külfet,
Suyla sönen kül gibiyim,
Taksim edildi sancılarım..
Zelzelede yıkılan bina gibiyim,
Enkaz altında hep yarım..
Göz yaşlarım intikam ateşinden,
Soluğunu tut ve benim için dua et,
Karanlık ve ürkütücü uçurumlar uzandı,
Tahta iskemleden sarkttım,
Bir öfkeyle susturuldum vahşice..
Dişlerimi alt dudağıma bastırdım,
Onlar insanı kullanır,
Sonra işte böyle bir başına,
Kirli bir paçavra gibi kenara bırakıverirlerdi..
Hâlâ o art niyetli çizimlerden fırlamış,
Adamı görmeyi bekliyordum açıkçası,
Yine bir sigarayla yaktım sensiz anıları,
Hasret yakıyor bağrımı bir ıslık türkü ile,
Nemleniyor gözler hatırıma her sen düşünce,
Sen ağlama dayanamam daralır kasvetim küllenir ömrümle,
O acı yıpratıcı öfke,
Tren gece karanlığında güneye,
Bütün benliğimi sarıyor ilerlerken,
Külleniyor tüm öfkem..
Dingin bakışlı gözlerim,
yoktan, ümitlerim oldu bir tutam,
aklımı geri ver, aklım sende kalmıştı,
çaresiz izliyorum, izinin olmadığı sokakları,
gönlümü bana geri ver, sende hapis kalmıştı..
kafesteyim, ruhum ayrı, bedenim ayrı,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!