Yapılanlar yarının habercisi,
Yolcusu, ya hayrın, ya şerrin,
Ders çıkarmaz mı eylediği şerden,
Bin yüz vardı seçemedim kimdin..?
Gün doğar bugün farklısın,
Duydum ki Rabbim kıskanır bizi,
Halim vahim ruhum dehşette,
Hal vuku buldu durmadı gözyaşı gözümde,
Tenimi ıslatan ateşten nemler,
Hüznün tecellisi burktu mimiklerimi bende.
Kitap gibiydi herşey,
Okudum yaşadıkça anlam kattım,
Yorumladı hayat beni,
Binbir düşün fikri kaldım,
Kullandılar çaldılar ruhumu benden,
Sustum başıma gelen felaketlere,
Fakrü zaruret,
Medeniyetin gürültüsü,
Nefse itimadın teessüsüne vesile olacak,
Kitabın kapağını okşayarak..
Öfkelenirken gülünç olmamalı,
Boşluğa düşer gözlerim,
Anlamsız değil dolu yüklü anlam,
Kendimden köşe bucak kaçıyorum,
Birinci sayfaya dönemiyorum..
Bir dost değil sırdaş,
Bir kıvılcım yeter ateşe,
Somurtur sevinci hüzünden,
Iki parlak yıldız arasından aldılar beni,
Alevler içinde söndürdüler somurtan cesedimi..
Çekilsin perdeler,
Uzaktaki dağların doruklarının,
Yukarısına gitti güneş ışığı,
Dalgalar güneşte buz gibi,
Hüznüm kötümser kıvrımlı..
Boz bulanık öfkem,
bilin, bugünün yarını var,
ölümde var, kabirde var,
sualde var, cehennemde var,
azapta var, bedelde var,
sömürende var, sömürülende var,
bilginde var, cahilde var,
Taşlara ölümcül düşünceler sinmişti,
Sevgim kendi bedenini gömdü,
Ölümün getirdiği o geri dönülmez,
Soğuk kadar çaresiz bırakmayacaktı beni..
Tumturaklı bir dil,
Istırapları içlerine derinden işlemişti,
Endişeli sorularımı cevaplayamadılar,
Düşünü tahayyül ediyor üşüyorum,
Yelken için kanvas dokuyorlar..
Öfkeyle şişen burun deliklerim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!