Hep açlığında büyür yaşamın
Hep korkulusunda dolanır
Gezer durur elden ele
Şiirsiz sancılar kıvranır
Zavallı tutsak yürek
Yalnızlığın üstüne incecik bir beyazlık
Örtüsü örttü karlar,
Şimdi kar tanelerini kocaman rüzgarlarda
Eğiriyor kemanlar.
Aramasan da olur, bozuldu büyü,
Renklerin sesi nasıl duyulur dost
Yaşama denk düşmezse eğer
Notaların gülüşü nasıl duyulur
Dağlara çıkılmadıkça
Rüzgârın savruluşu sorulur mu hiç
Uyuyan karın öfkesi
Kırdın Kalbimi Cankörüğüm
Ne zaman yağmur yağsa
Bir buluşma yeri olurdun
İstanbul'da rüzgâr soluklara
Mavisi yasaklanmış deniz
Kızıl tufanı yaratmadan daha
ey herşey bitti diyenler
korkunun sofrasında yılgınlık yiyenler.
ne kırlarda direnen çiçekler
ne kentlerde devleşen öfkeler
henüz elveda demediler.
bitmedi daha sürüyor o kavga
Kırlara Bahar yetmiyor ??????
..
Geçtiğimiz o ilk nehirlerden beri
suyun ayakları olmuştur ayaklarımız
ellerimiz, taşın ve toprağın elleri.
yağmura susamış sabahlarda çoğalırdık
...
Kavgaların en yücesi emek kavgası hak kavgası onur kavgası.
Selam olsun bu onurlu kavgalarda yerini alanlara.